deneme bonusu grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş onwin giriş deneme bonusu veren siteler 2023 giriş onwin grandpashabet grandpashabet

ATATÜRK'Ü KORUMA KANUNU (31 TEMMUZ 1951/5816)

Küresel Akdeniz Kulis Haber 10.11.2022 - 10:14, Güncelleme: 29.08.2023 - 01:18
 

ATATÜRK'Ü KORUMA KANUNU (31 TEMMUZ 1951/5816)

Mehmet Ali ÇELİK 'in 08.02.2022 tarihli yazısı

 ATATÜRK'Ü KORUMA KANUNU (31 TEMMUZ 1951/5816), ATATÜRK'Ü CHP’DEN (İSMET İNÖNÜ’DEN) KORUMA KANUNU MUDUR? Cumhuriyet döneminin en tartışmalı konularından birisi; ATATÜRK İLE İSMET İNÖNÜ ARASINDA EZELİ REKABETİN ÖLÜM-KALIM SAVAŞI HALİNE GELMESİNİN FATURASINI MERHUM ADNAN MENDERES’İN ÖDEMİŞ OLMASIDIR. ZİRA; 1 ATATÜRK İsmet İnönü’yü sevmemektedir. Hatta ATATÜRK 10 Kasım 1938’de gözlerini yumarken İsmet İnönü’yü ölmüş olarak bilmektedir. Yakın tarihimizin perde arkasında kalan siyaset kavgalarında ATATÜRK, İsmet İnönü’ye ileri derecede düşmandır. O’nun varlığına tahammülsüzdür. 10 KASIM 1938 ve SONRASI ATATÜRK’ün gözlerini yumduğu 10 Kasım gününden sonra Laiklik tartışması ATATÜRK’ün cenaze namazına herkesin katılacağı bir meydan camisinde cemaatle kılınmasının Laiklik ilkesine ters düşeceği tartışmaları talihsiz bir anı olarak tarihi kayıtlara geçecektir. Sonuçta 10 kişilik kapalı devre bir avuç insan ile ATATÜRK’ün cenazesi Dolmabahçe Sarayında kılınır. SONRA NE OLUR? İnönü CHP’nin başındadır. Yaptığı ilk icraat ATATÜRK’ün paralar ve resmi dairelerdeki resimlerinin kaldırılması olur. İnönü tarihi bir fırsat ele geçirmiş ve ATATÜRK’ü tarihin çöp sepetine gömmüştür. 1938-1951 yılları Türkiye’sinde ATATÜRK yok hükmündedir. 1938-1951 yıllarında yeni bir tek adam Cumhuriyet Türkiye’sinde yerini alır ve ‘’Milli Şef’’ iş başındadır, İnönü tartışmasız tek adamdır. Tüm paralar ile resmi dairelerde artık İsmet İnönü’nün resmi vardır. Parti içi kavgada ATATÜRK’ü yenmiş ve yok etmiştir. ATATÜRK’ün Cumhuriyet Türkiye’sinde en büyük rakibi ve düşmanı olarak karşımıza İnönü çıkmaktadır. CHP lideri ve Milli Şef İnönü sanki bir padişahtır. O’na rağmen hiç kimse bir eylem içerisinde bulunamazdı. Ama CHP içerisinde TBMM’de İnönü’ye karşı eylem birliği içerişinde olan seçim istekleride hep karşılıksız kalacaktır. YETER SÖZ MİLLETİNDİR 14 Mayıs 1950 tarihi, tarihi bir başlangıç olarak Türk Siyaset Tarihinde bir dönüm noktası olarak karşımıza çıkar. Zira 4’lü takrirle İnönü’ye parti içinden baş kaldıran Menderes ve arkadaşlarının kurduğu DP (Demokrat Parti) Milli Şef İnönü’ye karşı büyük bir dikleşme ve meydan savaşına girme cesaretini gösterir. İnönü, hiç beklemediği ve hayal bile edemediği bir seçim ortamında kendi partisinin içinden çıkan Menderes ve arkadaşlarınca tuş edileceğinin hiç hesabını yapmamış olmalıdırki, tarihi bir hezimet yaşar. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde CHP parlamentoda varlığını kaybedecek ve adeta yok hükmünde kalacaktır. ŞİMDİ SIRA İNÖNÜ’DE İnönü 10 Kasım 1938’den sonra ATATÜRK’e yaptıklarının karşılığını yaşayacağı bir siyasi süreçle karşılaşacağını hiç hesap etmemişken, etme bulma dünyasının değişmez kurallarının muhatabı haline gelecektir. Dünün CHP’li, o günün DP (Demokrat Parti) Genel Başkanı Aydınlı Adnan Menderes CHP’yi TBMM’de adeta salt grupla karşı karşıya getirdikten sonra İnönü’nün Devlet saltanatına son vermek için düğmeye basacaktır. 31 TEMMUZ 1951/5816 NOLU KANUN Menderes İnönü’yü silip süpürmek için giriştiği ve siyaset kokan yasayı çıkarmak için düğmeye basar. Unutulan, adı ve esamesi İnönü tarafından 12 yıl boyunca (1938-1950) ortada kaldırılan ‘’ATATÜRK’ü Kollama ve Koruma Kanunu’’ adını da verebileceğimiz ‘’ATATÜRK’ü Kollama ve Koruma Kanunu’’ Menderes tarafından çıkarılırken resmi Devlet saltanatına son vermek, yani CHP’den (İsmet İnönü’den) adeta koruma kanunu olarak çıkarılacaktır. Sapık Ticani tarikatınında ATATÜRK ile ilgili 17 ayrı yerde (1950 yılı içerisinde) ATATÜRK’e karşı yaptıkları eylemler bu kanunun çıkarılmasına ayrı bir sebebi haline gelecektir. Ama Menderes İnönü’ye karşı çıkardığı bu yasanın faturasını 27 Mayıs 1960 İhtilali ile yani hayatıyla ödeyeceğinin hiç hesabını yapmış mıdır bilmiyoruz. BİLİNEN BİR GERÇEK VARSA O DA ŞUDUR: ATATÜRK, İnönü’ye karşı Menderes tarafından çıkarılan bir yasa ile günümüze kadar unutulmaktan kurtarılmış ama Menderes’te darağacında asılarak milletin gönlünde rahmet ve minnetle bir demokrasi şehidi olarak ölümsüzleştirilecektir. O nedenle eğer bugün ATATÜRK dillerde, resmi daire, paralarda ve her yerde varlığını devam ettiriyorsa bunun tek sebebi rahmetli Adnan Menderes’tir Ama O Menderes’tirki, bugün ATATÜRK’ü istismar eden ve ATATÜRK’e düşman olanların dayandığı yasal korku ve saygının dayanağıda 5816 nolu kanundur. Bugün dünyada kanun ile korunan tek lider konumundaki ATATÜRK’e sahiplik yapmakla öncü rol üstlenen CHP’nin rahmetli Adnan Menderes’e ne kadar minnet ve şükran duyması gerektiğini uzun uzun anlatmaya gerek yoktur inancındayız. Değerli Küresel Akdeniz okurları, Bugün laiklik kisvesi altında din düşmanlığı yada din istismarı yapanların ne kadar yanlış yolda olduklarını ifade etmek istiyorsak, inancının gereği yaşama hak ve hürriyetininde Laiklik ilkesinden olduğunu belirtmek istiyoruz. Aynı şekilde ATATÜRK’ü bir din, bir mezhep kurucusu gibi gösteren alçaklar ile O’nu hiç yerine koyanlar için söylenecek sözümüz var: 1- Çinli Mao için konan Koruma Kanunun kaldırılmasıyla Dünyada tek koruma kanunu ile korunan 5816 nolu yasanın kaldırılıp, kaldırılmamasının gözden geçirilmesi için CHP ve diğer partilere görev düşeceği inancında olan bir kamuoyunun varlığını unutmamak gerekmektedir dersek ne dersiniz? 2- Herkes şunu iyi bilsinki, ATATÜRK eğer bir Koruma Kanunu ile varlığına devam edecekse hiç sevilmiyor demektir. 3- Biz inanıyoruzki ATATÜRK 5816 nolu koruma kanunu ile korunacak bir Devlet adamı olsaydı sağlığında ve sonrasında TBMM’de bir kanun çıkarılmasına izin verilebilirdi. 4- Yada ATATÜRK korunmayacak bir Devlet adamı ise (ki İnönü’ye göre böyledir) 5816 nolu kanunun çıkarılma gerekçeleri yeniden gözden geçirilmesi gerekmez mi? 5- Bugün eğer ATATÜRK siyaset ve Devlet hayatımızda CHP’nin kurucusu bir lider olarak tarihte yerini almışsa, CHP bugün 31 Temmuz 1951/5816 nolu kanunun çıkarıldığı gün için neden bugüne kadar bir kutlama yapmayı düşünmemiştir? 6- Yine CHP’nin koruma kanunu çıkarıldığı günde Menderes içinde bir etkinlik yapmak gibi bir düşüncesi bugüne kadar niçin olmamıştır? Eğer CHP’nin kurucusu ATATÜRK’ü İnönü’ye karşı çıkardığı bir kanun ile kollama ve korumasına merhum Menderes sebep olmuşsa hiç vakit kaybetmeden CHP’nin yeni bir dönem başlatarak Menderes’e de ATATÜRK’e sahip çıktıkları gibi sahip çıkması gerekmez mi? 7- Yada ATATÜRK’e koruma kanununu çıkaran rahmetli Menderes’in asıldığı günde(17 Eylül 1961) tüm Türkiye’de anma ve anılması için Hatm-i Şerifler indirilerek ruhuna Fatiha’lar bağışlanması için Türkiye Diyanet Teşkilatı ile iş birliği yapılmasında tarihi bir hatanın ve vefasızlığın ortada kaldırılması için köklü bir zihniyet değişikliğine giden bir CHP’nin ne kazanıp ne kaybedeceğinin hesabını iyi yapması gerekmez mi? 8- Ayrıca TTK (Türk Tarih Kurumu) ’nunda ATATÜRK’ün her türlü (lehte ve aleyhte) tartışmalara son verilmesi için harekete geçmesi gerekmez mi? Tıpkı Miryokefalon zaferinin tescili için kurduğu bir komisyon gibi... 9- ATATÜRK önce bir insandır. Eğer ATATÜRK son hedef bir devlet adamı ise niçin ATATÜRK İlke ve İnkılapları bir hakkın yerine getirilmemektedir? En azından Atatürkçülüğün temel ilkelerinden biri durumunda olan ‘’LAİKLİK’’ çağdaş anlamda bugüne kadar niçin hakkıyla uygulanmamıştır, uygulanmamaktadır? Yani uzun yıllar din düşmanlığı gibi bir algı ile ele alınıp uygulanırken Laikliğin din istismarı ve inancının gereği yaşama hürriyeti olduğu ilkesi bugüne kadar niçin göz ardı edilegelmiştir? 10- Bugün herkese bir görev düşmektedir inancındayız. Eğer bugün ATATÜRK’ü sevenler ile sevmeyenler arasında büyük bir kutuplaşma varsa bunun sebepleri tarihi bilgi ve belgelerle ele alınmalı ve tartışma konusu olmaktan çıkarılmalıdır. ATATÜRK üzerinden yada din üzerinden yapılan ve yapılacak her türlü istismarın önüne geçmek için konunun uzmanları bir araya gelmeli, itilaflar ortadan kaldırılmalı ve milletimizin ortak beklentilerine cevap verilerek milli birlik ve beraberliğimizin daha da güçlenerek sağlam temellere oturtulması için harekete geçilmesi gerektiği inancındayız. ANITKABİR HAKKINDA NE BİLİYORSUNUZ? TÜRKLERİN SON KURGAN'I: ANITKABİR Anıtkabir’in planı ve yapıldığı yer tamamen Türk tarihinde önemli yeri olan kurgan mantığına göre belirlenmiştir. Anıtkabir’in bulunduğu yer olan Rasattepe eski bir Frig yerleşkesidir. Anıttepe’nin yükseltisi 907 metredir. Atatürk’ün kabrinin bulunduğu yer ise 905 metredir. Yani Atatürk’ün ölüm saati olan 9:05 ile 905 metre arasında bir bağ kurabiliriz. Anıtkabir’e Aslanlı Yol denilen doğu yönünden girilmektedir. Yürüyüş yolunda asimetrik döşenmiş, döşeme aralıkları 5 santimetre olan taş döşeme yapılmıştır. Bu uygulama ziyaretçiyi başı önde yürümeye zorunlu kılmaktadır. Aslanlı Yol’a yüksekliği 4 metre olan 26 basamaklı bir merdiven ile çıkılmaktadır. 26 sayısı sembolik olarak 26 Ağustos’taki Büyük Taarruza ithaf edilmiştir. 26 basamaklı merdiven 14 ve 12 basamak şeklinde bir sahanlıkla iki bölüme ayrılmıştır. Merdivenlerden sonraki 5 basamak ise 26 Ağustostan 5 gün sonra Yunan ordusunun bozguna uğradığını simgeler. Bir de merdiven yüksekliği 4 metre ile 26 basamak sayısını çarptığımızda 104 sayısı karşımıza çıkmaktadır. 104 sayısı Maya takviminde sık geçen bir sayı olup bir asrı ifade etmektedir. Aslanlı Yol’da aslanlar arasındaki mesafe 28.60 metredir. Bu bölümün alanı ise 366 metrekaredir. Bu sayı da güneş takviminde yaşadığımız dört yılda meydana gelen bir artık yıl olan sayıdır. Aslanlı Yol’da 12 sağda, 12 de solda olmak üzere toplam 24 aslan heykeli vardır. Bu 24 heykel 24 Oğuz boyunu temsil etmektedir. Aslanlı Yol bitiminde Tören Meydanı’na ulaşılmaktadır. Tören meydanı, TBMM ve Ankara Kalesi’nin kesiştiği aks üzerindedir. TBMM Genel kurul binasının Mozoleye uzaklığı 1920 metredir. 1920 aynı zamanda TBMM’nin kuruluş tarihidir. Mozolenin konumu mükemmel seçilmiştir. Anıtkabir inşaatının temel atma töreni 1944 yılında yapılmıştır. Bu nedenle mozolenin büyük sütunlarının yüksekliği 19,44 metre olarak belirlenmiştir. Atatürk’ün boyu 1.73 metredir. Bu sayıyı 19,44 ile çarptığımızda bize 33 metre yükseklikte olan bayrak direğinin yüksekliğini vermektedir. Tören alanında mozoleye 42 basamaklı merdivenden çıkılmaktadır. Atatürk 42 yaşında Cumhuriyeti ilan etmiştir.  RUHU ŞAD OLSUN. Mehmet Ali ÇELİK Emekli Tarih Öğretmeni Küresel Akdeniz İmtiyaz Sahibi TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) Gn. Bşk.
Mehmet Ali ÇELİK 'in 08.02.2022 tarihli yazısı

 ATATÜRK'Ü KORUMA KANUNU (31 TEMMUZ 1951/5816), ATATÜRK'Ü CHP’DEN (İSMET İNÖNÜ’DEN) KORUMA KANUNU MUDUR?
Bir demokrasi şehidi: Adnan Menderes
Cumhuriyet döneminin en tartışmalı konularından birisi;

ATATÜRK İLE İSMET İNÖNÜ ARASINDA EZELİ REKABETİN ÖLÜM-KALIM SAVAŞI HALİNE GELMESİNİN FATURASINI MERHUM ADNAN MENDERES’İN ÖDEMİŞ OLMASIDIR.
ZİRA;
1 ATATÜRK İsmet İnönü’yü sevmemektedir. Hatta ATATÜRK 10 Kasım 1938’de gözlerini yumarken İsmet İnönü’yü ölmüş olarak bilmektedir.
Yakın tarihimizin perde arkasında kalan siyaset kavgalarında ATATÜRK, İsmet İnönü’ye ileri derecede düşmandır. O’nun varlığına tahammülsüzdür.

Kaynaklarla M. Kemal Atatürk'ün dehşet verici ölümü – Belgelerle Gerçek Tarih

10 KASIM 1938 ve SONRASI
ATATÜRK’ün gözlerini yumduğu 10 Kasım gününden sonra Laiklik tartışması ATATÜRK’ün cenaze namazına herkesin katılacağı bir meydan camisinde cemaatle kılınmasının Laiklik ilkesine ters düşeceği tartışmaları talihsiz bir anı olarak tarihi kayıtlara geçecektir.
Atatürk'ün cenazesinden fotoğraflar - Anadolu Ajansı
Sonuçta 10 kişilik kapalı devre bir avuç insan ile ATATÜRK’ün cenazesi Dolmabahçe Sarayında kılınır.

SONRA NE OLUR?
İnönü CHP’nin başındadır. Yaptığı ilk icraat ATATÜRK’ün paralar ve resmi dairelerdeki resimlerinin kaldırılması olur.
İnönü tarihi bir fırsat ele geçirmiş ve ATATÜRK’ü tarihin çöp sepetine gömmüştür.
1938-1951 yılları Türkiye’sinde ATATÜRK yok hükmündedir.
1938-1951 yıllarında yeni bir tek adam Cumhuriyet Türkiye’sinde yerini alır ve ‘’Milli Şef’’ iş başındadır, İnönü tartışmasız tek adamdır.

İsmet İnönü Neden Paralara Kendi Resmini Bastırdı ? | Tıbbiyeli Hikmet
Tüm paralar ile resmi dairelerde artık İsmet İnönü’nün resmi vardır.
Parti içi kavgada ATATÜRK’ü yenmiş ve yok etmiştir.
ATATÜRK’ün Cumhuriyet Türkiye’sinde en büyük rakibi ve düşmanı olarak karşımıza İnönü çıkmaktadır.
CHP lideri ve Milli Şef İnönü sanki bir padişahtır.
O’na rağmen hiç kimse bir eylem içerisinde bulunamazdı. Ama CHP içerisinde TBMM’de İnönü’ye karşı eylem birliği içerişinde olan seçim istekleride hep karşılıksız kalacaktır.

YETER SÖZ MİLLETİNDİR
14 Mayıs 1950 tarihi, tarihi bir başlangıç olarak Türk Siyaset Tarihinde bir dönüm noktası olarak karşımıza çıkar.
Zira 4’lü takrirle İnönü’ye parti içinden baş kaldıran Menderes ve arkadaşlarının kurduğu DP (Demokrat Parti) Milli Şef İnönü’ye karşı büyük bir dikleşme ve meydan savaşına girme cesaretini gösterir.
İnönü, hiç beklemediği ve hayal bile edemediği bir seçim ortamında kendi partisinin içinden çıkan Menderes ve arkadaşlarınca tuş edileceğinin hiç hesabını yapmamış olmalıdırki, tarihi bir hezimet yaşar.
14 Mayıs 1950 seçimlerinde CHP parlamentoda varlığını kaybedecek ve adeta yok hükmünde kalacaktır.

İsmet İnönü 47. ölüm yıl dönümünde anılıyor - Son dakika haberleri – Sözcü

ŞİMDİ SIRA İNÖNÜ’DE
İnönü 10 Kasım 1938’den sonra ATATÜRK’e yaptıklarının karşılığını yaşayacağı bir siyasi süreçle karşılaşacağını hiç hesap etmemişken, etme bulma dünyasının değişmez kurallarının muhatabı haline gelecektir.
Dünün CHP’li, o günün DP (Demokrat Parti) Genel Başkanı Aydınlı Adnan Menderes CHP’yi TBMM’de adeta salt grupla karşı karşıya getirdikten sonra İnönü’nün Devlet saltanatına son vermek için düğmeye basacaktır.

31 TEMMUZ 1951/5816 NOLU KANUN
Menderes İnönü’yü silip süpürmek için giriştiği ve siyaset kokan yasayı çıkarmak için düğmeye basar.
Unutulan, adı ve esamesi İnönü tarafından 12 yıl boyunca (1938-1950) ortada kaldırılan ‘’ATATÜRK’ü Kollama ve Koruma Kanunu’’ adını da verebileceğimiz ‘’ATATÜRK’ü Kollama ve Koruma Kanunu’’ Menderes tarafından çıkarılırken resmi Devlet saltanatına son vermek, yani CHP’den (İsmet İnönü’den) adeta koruma kanunu olarak çıkarılacaktır.
Sapık Ticani tarikatınında ATATÜRK ile ilgili 17 ayrı yerde (1950 yılı içerisinde) ATATÜRK’e karşı yaptıkları eylemler bu kanunun çıkarılmasına ayrı bir sebebi haline gelecektir.

Menderes iki kez asılmış: Sehpayı ayağıyla itti, ipin kopmasıyla yere düştü - Yeni Şafak
Ama Menderes İnönü’ye karşı çıkardığı bu yasanın faturasını 27 Mayıs 1960 İhtilali ile yani hayatıyla ödeyeceğinin hiç hesabını yapmış mıdır bilmiyoruz.

BİLİNEN BİR GERÇEK VARSA O DA ŞUDUR:
ATATÜRK, İnönü’ye karşı Menderes tarafından çıkarılan bir yasa ile günümüze kadar unutulmaktan kurtarılmış ama Menderes’te darağacında asılarak milletin gönlünde rahmet ve minnetle bir demokrasi şehidi olarak ölümsüzleştirilecektir. O nedenle eğer bugün ATATÜRK dillerde, resmi daire, paralarda ve her yerde varlığını devam ettiriyorsa bunun tek sebebi rahmetli Adnan Menderes’tir
Ama O Menderes’tirki, bugün ATATÜRK’ü istismar eden ve ATATÜRK’e düşman olanların dayandığı yasal korku ve saygının dayanağıda 5816 nolu kanundur.
Bugün dünyada kanun ile korunan tek lider konumundaki ATATÜRK’e sahiplik yapmakla öncü rol üstlenen CHP’nin rahmetli Adnan Menderes’e ne kadar minnet ve şükran duyması gerektiğini uzun uzun anlatmaya gerek yoktur inancındayız.

Değerli Küresel Akdeniz okurları,
Bugün laiklik kisvesi altında din düşmanlığı yada din istismarı yapanların ne kadar yanlış yolda olduklarını ifade etmek istiyorsak, inancının gereği yaşama hak ve hürriyetininde Laiklik ilkesinden olduğunu belirtmek istiyoruz.
Aynı şekilde ATATÜRK’ü bir din, bir mezhep kurucusu gibi gösteren alçaklar ile O’nu hiç yerine koyanlar için söylenecek sözümüz var:

1- Çinli Mao için konan Koruma Kanunun kaldırılmasıyla Dünyada tek koruma kanunu ile korunan 5816 nolu yasanın kaldırılıp, kaldırılmamasının gözden geçirilmesi için CHP ve diğer partilere görev düşeceği inancında olan bir kamuoyunun varlığını unutmamak gerekmektedir dersek ne dersiniz?
2- Herkes şunu iyi bilsinki, ATATÜRK eğer bir Koruma Kanunu ile varlığına devam edecekse hiç sevilmiyor demektir.
3- Biz inanıyoruzki ATATÜRK 5816 nolu koruma kanunu ile korunacak bir Devlet adamı olsaydı sağlığında ve sonrasında TBMM’de bir kanun çıkarılmasına izin verilebilirdi.
4- Yada ATATÜRK korunmayacak bir Devlet adamı ise (ki İnönü’ye göre böyledir) 5816 nolu kanunun çıkarılma gerekçeleri yeniden gözden geçirilmesi gerekmez mi?

5- Bugün eğer ATATÜRK siyaset ve Devlet hayatımızda CHP’nin kurucusu bir lider olarak tarihte yerini almışsa, CHP bugün 31 Temmuz 1951/5816 nolu kanunun çıkarıldığı gün için neden bugüne kadar bir kutlama yapmayı düşünmemiştir?
6- Yine CHP’nin koruma kanunu çıkarıldığı günde Menderes içinde bir etkinlik yapmak gibi bir düşüncesi bugüne kadar niçin olmamıştır?
Eğer CHP’nin kurucusu ATATÜRK’ü İnönü’ye karşı çıkardığı bir kanun ile kollama ve korumasına merhum Menderes sebep olmuşsa hiç vakit kaybetmeden CHP’nin yeni bir dönem başlatarak Menderes’e de ATATÜRK’e sahip çıktıkları gibi sahip çıkması gerekmez mi?

7- Yada ATATÜRK’e koruma kanununu çıkaran rahmetli Menderes’in asıldığı günde(17 Eylül 1961
) tüm Türkiye’de anma ve anılması için Hatm-i Şerifler indirilerek ruhuna Fatiha’lar bağışlanması için Türkiye Diyanet Teşkilatı ile iş birliği yapılmasında tarihi bir hatanın ve vefasızlığın ortada kaldırılması için köklü bir zihniyet değişikliğine giden bir CHP’nin ne kazanıp ne kaybedeceğinin hesabını iyi yapması gerekmez mi?
Dosya:Türk Tarih Kurumu logo.png - Vikipedi
8- Ayrıca TTK (Türk Tarih Kurumu) ’nunda ATATÜRK’ün her türlü (lehte ve aleyhte) tartışmalara son verilmesi için harekete geçmesi gerekmez mi?

Tıpkı Miryokefalon zaferinin tescili için kurduğu bir komisyon gibi...
9- ATATÜRK önce bir insandır. Eğer ATATÜRK son hedef bir devlet adamı ise niçin ATATÜRK İlke ve İnkılapları bir hakkın yerine getirilmemektedir?
En azından Atatürkçülüğün temel ilkelerinden biri durumunda olan ‘’LAİKLİK’’ çağdaş anlamda bugüne kadar niçin hakkıyla uygulanmamıştır, uygulanmamaktadır?
Yani uzun yıllar din düşmanlığı gibi bir algı ile ele alınıp uygulanırken Laikliğin din istismarı ve inancının gereği yaşama hürriyeti olduğu ilkesi bugüne kadar niçin göz ardı edilegelmiştir?
10- Bugün herkese bir görev düşmektedir inancındayız. Eğer bugün ATATÜRK’ü sevenler ile sevmeyenler arasında büyük bir kutuplaşma varsa bunun sebepleri tarihi bilgi ve belgelerle ele alınmalı ve tartışma konusu olmaktan çıkarılmalıdır.
ATATÜRK üzerinden yada din üzerinden yapılan ve yapılacak her türlü istismarın önüne geçmek için konunun uzmanları bir araya gelmeli, itilaflar ortadan kaldırılmalı ve milletimizin ortak beklentilerine cevap verilerek milli birlik ve beraberliğimizin daha da güçlenerek sağlam temellere oturtulması için harekete geçilmesi gerektiği inancındayız.

ANITKABİR HAKKINDA NE BİLİYORSUNUZ?

Buse Terim | Anıtkabir hakkında bilmeniz gerekenler

TÜRKLERİN SON KURGAN'I: ANITKABİR

Anıtkabir’in planı ve yapıldığı yer tamamen Türk tarihinde önemli yeri olan kurgan mantığına göre belirlenmiştir. Anıtkabir’in bulunduğu yer olan Rasattepe eski bir Frig yerleşkesidir. Anıttepe’nin yükseltisi 907 metredir. Atatürk’ün kabrinin bulunduğu yer ise 905 metredir. Yani Atatürk’ün ölüm saati olan 9:05 ile 905 metre arasında bir bağ kurabiliriz.

Anıtkabir’e Aslanlı Yol denilen doğu yönünden girilmektedir. Yürüyüş yolunda asimetrik döşenmiş, döşeme aralıkları 5 santimetre olan taş döşeme yapılmıştır. Bu uygulama ziyaretçiyi başı önde yürümeye zorunlu kılmaktadır. Aslanlı Yol’a yüksekliği 4 metre olan 26 basamaklı bir merdiven ile çıkılmaktadır. 26 sayısı sembolik olarak 26 Ağustos’taki Büyük Taarruza ithaf edilmiştir. 26 basamaklı merdiven 14 ve 12 basamak şeklinde bir sahanlıkla iki bölüme ayrılmıştır. Merdivenlerden sonraki 5 basamak ise 26 Ağustostan 5 gün sonra Yunan ordusunun bozguna uğradığını simgeler. Bir de merdiven yüksekliği 4 metre ile 26 basamak sayısını çarptığımızda 104 sayısı karşımıza çıkmaktadır. 104 sayısı Maya takviminde sık geçen bir sayı olup bir asrı ifade etmektedir.

Aslanlı Yol’da aslanlar arasındaki mesafe 28.60 metredir. Bu bölümün alanı ise 366 metrekaredir. Bu sayı da güneş takviminde yaşadığımız dört yılda meydana gelen bir artık yıl olan sayıdır. Aslanlı Yol’da 12 sağda, 12 de solda olmak üzere toplam 24 aslan heykeli vardır. Bu 24 heykel 24 Oğuz boyunu temsil etmektedir.

Aslanlı Yol bitiminde Tören Meydanı’na ulaşılmaktadır. Tören meydanı, TBMM ve Ankara Kalesi’nin kesiştiği aks üzerindedir. TBMM Genel kurul binasının Mozoleye uzaklığı 1920 metredir. 1920 aynı zamanda TBMM’nin kuruluş tarihidir. Mozolenin konumu mükemmel seçilmiştir. Anıtkabir inşaatının temel atma töreni 1944 yılında yapılmıştır. Bu nedenle mozolenin büyük sütunlarının yüksekliği 19,44 metre olarak belirlenmiştir. Atatürk’ün boyu 1.73 metredir. Bu sayıyı 19,44 ile çarptığımızda bize 33 metre yükseklikte olan bayrak direğinin yüksekliğini vermektedir.

Tören alanında mozoleye 42 basamaklı merdivenden çıkılmaktadır. Atatürk 42 yaşında Cumhuriyeti ilan etmiştir. 

RUHU ŞAD OLSUN.

Mehmet Ali ÇELİK

Emekli Tarih Öğretmeni
Küresel Akdeniz İmtiyaz Sahibi
TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) Gn. Bşk.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kureselakdeniz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.