CIA İsrail'in askeri planlarını İran'a nasıl ve neden sızdırdı?

Ortadoğu’da sular bir kez daha ısınıyor. İsrail’in İran’ın nükleer faaliyetlerine yönelik artan kaygılarla “önleyici saldırı” seçeneğini gündemde tuttuğu konuşulurken, nükleer müzakerelerin hâlâ sürüyor olması, diplomasi ile savaş ihtimali arasındaki kırılgan dengeyi gözler önüne seriyor. Bununla birlikte burası Ortadoğu ve her an her şey olabilir. ABD’nin Bağdat’taki büyükelçiliğinde görevli zorunlu olmayan personeli geri çekmeye hazırlanması, bölgedeki güvenlik risklerinin ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor.  Bu gelişme, olası bir İsrail-İran çatışmasının artık sadece senaryo olmaktan çıkıp, yakın bir ihtimale dönüştüğünü düşündürüyor. Ancak sahadaki askeri hareketlilik, bu kırılgan süreci kolaylıkla raydan çıkarabilir. Tarafların pozisyonları netleşmeden yapılacak askeri hamle, sadece İran’ı değil, tüm bölgeyi ateşe atabilir.  İsrail de kendi yaktığı ateşin kurbanı olabilir. Tevrat’taki   kadim bilgilerde eski Yahudilerin İbrâhim’in tabi olduğu gelenek kapsamında sunaktaki kurbanlarını ateşe verdikleri yani yaktıkları belirtilir.   İsrail’in açıklamaları ve ABD’nin elçilik personel tahliyesine bakılırsa bu kez sadece gerilimin artmakla kalmayacağı, doğrudan çatışmanın patlak verebileceği an meselesi gibi.   İstihbarat Sızıntısı mı? Stratejik Frenleme mi? Dünya kamuoyunun olası İsrail İran çatışmasına odaklandığı süreçte, İsrail'in İran'a saldırı planlarına ilişkin gizli belgeleri sızdıran eski CIA analistinin 37 ay hapis cezasına çarptırıldığı haberleri   ortaya saçıldı. Belgelerin sızdırıldığı 2024’te ABD'nin müttefiki İsrail ile bölgesel rakibi İran arasında o dönemde yüksek bir gerginlik yaşanıyordu ve karşılıklı darbeler atılmıştı. İsrail, İran hükümetinin, Hamas lideri İsmail Haniye'nin İsrail tarafından Tahran'da öldürülmesine yanıt olarak düzenlediği balistik füze saldırısına misilleme olarak bazı İran tesislerine saldırı düzenlemeye hazırlanıyordu. Cezalandırılan   Asif William Rahman bir ABD vatandaşı ve eski CIA analisti; etnik veya dinsel topluluğu resmi kaynaklarda yer almıyor.  Özellikle “Rahman” soyadı Güney Asya veya Müslüman kökenli olabileceğini düşündürüyor, Asif William Rahman Vakası Üzerinden ABD'nin İran Politikası Eski CIA analisti Asif William Rahman’ın çok gizli belgeleri sızdırmasının yalnızca bireysel bir güvenlik zafiyeti değil, aynı zamanda ABD’nin İran’a yönelik saldırgan politikalarının içerden bilinçli biçimde frenlenmesi bağlamında ele alınabilir.  Rahman’ın özellikle İsrail’in İran’a hava saldırısı planlarına dair belgeleri sızdırması, bu eylemin rastlantısal değil, potansiyel olarak politik sorumluluk taşıyan bir müdahale olduğu yönünde soru işaretleri doğurmuştur. Bu bağlamda istihbarat kurumlarındaki bireysel inisiyatiflerin stratejik sonuçlar yaratabileceği gerçeği uluslararası güvenlik perspektifinden incelenmelidir. ABD-İran Geriliminde Yeni Bir Parametre İran İslam Cumhuriyeti ile ABD/İsrail arasında süregelen jeopolitik gerginlik, yalnızca devletlerarası düzeyde değil, aynı zamanda devlet içi aktörler arasında da çatışmalı dinamikleri tetiklemektedir. 2024 yılı sonunda CIA’den sızdırılan gizli belgeler, İsrail’in İran’a yönelik olası hava saldırısı planlarını ifşa etmiş; bu da söz konusu askeri operasyonun meşruiyetini ve gizliliğini uluslararası kamuoyu önünde zedelemiştir. Sızıntının faili Asif William Rahman’ın yalnızca bireysel psikolojik faktörlerle değil, aynı zamanda politik amaçlarla hareket etmiş olabileceği ihtimali, vakaya yeni bir boyut kazandırmaktadır. Asif William Rahman’ın Profili ve Kurumsal Geçmişi 1989 yılında Kaliforniya’da doğan Rahman’ın çocukluğu ise Cincinnati, Ohio’da geçmiş.  Ailesiyle şu anda Virginia, Vienna bölgesinde yaşıyor. 2009’da Indian Hill Lisesi’ni birincilikle tamamlamış; Yale Üniversitesi’nde lisans ve Chicago Üniversitesi’nde MBA derecelerini almıştır.   2016’da CIA’de Orta Doğu uzmanı olarak göreve başlamış, “Çok Gizli” güvenlik izniyle ABD dış politikasını etkileyen dosyalar üzerinde çalışmıştır. Hassas Bölmeli Bilgilere (SCI) erişimi bulunan Rahman, 2019–2020 arasında binlerce gizli belgeye erişmiş ve bu belgeleri yetkisi sona erdikten sonra da elinde tutmuştur. Ekim 2024’te, ABD Savunma Bakanlığı’na ait olduğu anlaşılan bazı belgeler İran yanlısı bir Telegram kanalında yayımlanmıştır. Belgeler, Beş Göz ittifakının erişiminde bulunan, son derece gizli işaretli istihbaratları içermekteydi. Bunlar arasında İsrail’in İran’a yönelik saldırı planları, askeri sevkiyat bilgileri ve İsrail’in nükleer kapasitesine dair referanslar yer almaktadır. Bu belgelerin sızdırılması, yalnızca bilgi güvenliği açısından değil, ABD dış politikası açısından da ciddi sonuçlar doğurmuştur.   Sızıntının Hedefi Neydi? İran-İsrail Gerginliğinde Zamanlama Analizi Sızdırılan belgeler, Ekim 2024'te yayımlanmış; bu tarih, İsrail'in ay sonunda İran’daki bazı askeri tesisleri hedef alan hava saldırılarını gerçekleştirmesinden yalnızca birkaç hafta öncedir. Belgelerin içeriği, ABD’nin saldırıdan önceden haberdar olduğunu ve bu operasyonlara örtük destek verdiğini ima eder biçimdedir. Ayrıca belgeler, İsrail’in nükleer kabiliyetine dair üstü kapalı bilgiler içermekte, bu da sızıntının yalnızca operasyonel değil, diplomatik sonuçlar da doğurmasına neden olmaktadır. Bu zamanlama, Rahman’ın eyleminin yalnızca bir ihmal ya da psikolojik çöküntüyle açıklanamayacak kadar hedefli olduğunu göstermektedir. Belgelerin içerik olarak da doğrudan İsrail’in İran’a karşı saldırı planlarını deşifre etmesi, bu sızıntının askeri planları akamete uğratmaya ya da en azından kamuoyu baskısıyla frenletmeye yönelik bilinçli bir stratejik girişim olabileceğini göstermektedir. İçerden Gelen Direnç: Devlet Aklının Çatallaşması Amerikan istihbarat sistemi, geçmişte Edward Snowden ve Daniel Ellsberg gibi isimlerle de benzer içeriden gelen itirazlara tanıklık etmiştir. Bu aktörler, yalnızca bireysel motivasyonlarla değil, etik ve politik kaygılarla hareket etmiş, devletin dış politikasına içeriden direnç göstermiştir. Rahman vakası, benzer şekilde, ABD’nin İran’a yönelik askeri müdahale planlarının içeriden bir aktör tarafından sabote edilme girişimi olarak da okunabilir. Bu durum, ABD devlet aklının yekpare bir bütün olmadığını; farklı fraksiyonların, farklı etik sınırlar ve stratejik önceliklerle hareket ettiğini ortaya koymaktadır. İçerden gelen bu tür müdahaleler, özellikle dış politikada "frenleme" işlevi görebilmektedir. Psikoloji mi, Politika mı? Rahman’ın avukatları, savunmalarında onun Irak’taki görevinden kaynaklanan travmalar, ailesel problemler ve Orta Doğu’daki artan gerilimlerin psikolojik etkileri nedeniyle bu eylemi gerçekleştirdiğini belirtmişlerdir. Ancak mahkeme belgeleri ve savcılık açıklamaları, Rahman’ın davranışlarının yalnızca duygusal çöküşle açıklanamayacak kadar sistematik ve hedefli olduğunu ortaya koymaktadır. Rahman’ın sahip olduğu çok gizli belgeleri yıllarca elinde tutması, 2024 sonbaharında ise yalnızca İran’a yönelik saldırı planlarını sızdırması, seçici bir eylem olduğunu düşündürmektedir. Bu bağlamda iki açıklama öne çıkmaktadır: Bilinçli politik frenleme: Rahman, ABD’nin İran’a karşı desteklediği saldırgan stratejiyi ifşa ederek kamuoyu ve uluslararası toplum nezdinde operasyonları durdurmayı amaçlamış olabilir. Bilinçaltı etik reaksiyon: Travmatik deneyimlerle birleşen bir içsel etik uyanış, onu sistemin içinden dış politik müdahaleye yönelik bir protestoya yönlendirmiş olabilir. Her iki senaryo da devlet kurumlarının politikalarının içerden sorgulanabildiği, direnişle karşılaşabildiği ve bu durumun stratejik sonuçlar doğurabildiğini göstermektedir.  Yeni Nesil Sızıntılar ve Stratejik Etkileri Asif William Rahman vakası, geleneksel "casusluk" ya da "istihbarat sızıntısı" kalıplarına sığmayan, çok yönlü ve kaotik bir vakadır. Bu eylem, yalnızca bilgi güvenliği değil; etik, psikolojik ve politik yönleriyle de analiz edilmelidir. ABD'nin İran’a yönelik politikalarının yalnızca dışarıdan değil, içeriden de sorgulanabildiğini ve hatta sabote edilebildiğini ortaya koyan bu vaka, modern istihbarat kurumlarında etik sınırların, bireysel iradenin ve kurumsal denetimin yeniden tartışılması gerektiğini göstermektedir. Rahman’ın Guam’da yargılanarak 37 ay hapis cezasına çarptırılması ve ardından CIA'deki görevine son verilmesi, sistemin hukuk yoluyla kendi içindeki çatlağı kapatma çabası olarak da yorumlanabilir. Ancak bu tür vakalar, sistemin içinde süreğen bir çatışma dinamiği olduğunu da gözler önüne sermektedir. Sonuçta Asif William Rahman vakası, bireysel bir ihlalin ötesinde, ABD’nin İsrail’in İran’a yönelik olası saldırısını durdurma çabasının parçası gibi duruyor.  Bu nedenle belki de  belgelerin sızdırılma zamanlaması, içeriği ve etkisi, bu eylemin Washington içindeki bazı odaklar tarafından İsrail’i frenlemek amacıyla kasıtlı olarak yönlendirildiği ihtimalini güçlendiriyor. ABD, doğrudan müdahale yerine, kamuoyu baskısını kullanarak bölgedeki kontrolsüz savaşı arka kapıdan engelleme stratejisi izlemiş olabilir. Bu yönüyle sızıntı, bir güvenlik açığından çok, stratejik bir uyarı sinyali niteliği taşımaktadır.  Belki de ABD ve Trump, ortalığı biraz fazla köpürtüyor. Ömür Çelikdönmez / ENP  Gerekçeli Kaynakça https://www.c14.co.il/article/1237115 https://www.bbc.com/news/articles/cdxv3ledlvyo https://www.rudaw.net/turkish/middleeast/110620252 https://www.axios.com/2024/10/19/israel-iran-attack-telegram-leaked-intelligence https://www.newsweek.com/cia-analyst-top-secret-clearance-3-year-sentence-2084297 https://harici.com.tr/en/former-cia-analyst-sentenced-to-three-years-for-leaking-israels-military-plans/?amp=1 https://www.voanews.com/a/ex-cia-analyst-pleads-guilty-of-leaking-info-on-israeli-plans-to-attack-iran/7941453.html https://www.timesofisrael.com/former-cia-analyst-sentenced-to-37-months-in-prison-for-leaking-israeli-attack-plans/ https://www.justice.gov/archives/opa/pr/former-cia-analyst-pleads-guilty-transmitting-top-secret-national-defense-information https://www.reuters.com/world/middle-east/ex-cia-analyst-sentenced-over-3-years-leak-classified-information-2025-06-12/ https://www.cincinnati.com/story/news/crime/2025/06/11/indian-hill-student-ex-cia-analyst-asif-rahman-sentenced-for-leak/84155455007/ https://nypost.com/2025/06/11/us-news/ex-cia-analyst-who-admitted-leaking-docs-about-israel-strike-on-iran-gets-37-months-in-prison/