deneme bonusu grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş onwin giriş deneme bonusu veren siteler 2023 giriş onwin grandpashabet grandpashabet

SİYASİ PARTİLER RAPORU

Isparta 25.03.2024 - 20:04, Güncelleme: 25.03.2024 - 22:49
 

SİYASİ PARTİLER RAPORU

Cemal Akkuş'un yazısı...

Türkiye’deki en eski partiler aslında son kuruluş tarihlerine bakıldığında Milliyetçi Hareket Partisi, Demokrat Parti, Millet Partisi ve Demokratik Sol Parti. Siyasi geçmişlerine göre ise 1923 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve 6 oklu bir çoğulculuktan başlayıp sosyal demokrasi, Atatürkçülük, demokratik sol, ilericilik, Avrupacılık, ulusalcılık, demokratik sosyalizm, sosyal liberalizm çizgisine değişiklikler yaşamış CHP, 1946 yılında Celal Bayar tarafından kurulan Liberal Muhafazakar çizgideki Demokrat Parti ve 1948 yılında Mareşal Fevzi Çakmak’ın kurduğu Milliyetçi Muhafazakar çizgideki Millet Partisi var. Bir de her dönemde, dönemin ihtiyaçlarına göre öne çıkan siyasi partiler bulunmakta. Son döneme damgasını vuran parti ise Ak Parti. 12 Eylül Öncesinin Siyasi Uzantıları Aslında günümüzde az ya da çok etkili olan partiler 12 Eylül askeri darbesi öncesindeki meşhur siyasi akımların devamı niteliğinde. En azından beslendikleri kaynaklar belli. Komünistler, Solcular, Ülkücüler, Akıncılar ve Mücadeleciler fikri müktesebatları ve eylem biçimleriyle yeni dönemde de etkinliklerini sürdürüyorlar. Ancak hızla gelişen bireyselleşmeye paralel bir bölünmüşlük hali bu fikirlerin siyasi partiler aracılığı ile temsiline de yansımış durumda. CHP, 12 Eylül öncesinin sol geleneğini devam ettirirken, DSP ve Memleket Partisi de aynı kaynaktan beslenen ve yol ayrımı yaşamış diğer siyasi partilerden bazıları. Ülkücüler ise daha geniş bir yelpazede temsil ediliyor gözükse de, aradaki fikir ayrılıkları gittikçe genişlemekte. MHP’nin daha çok temsil iddiasında bulunduğu günümüzde, İYİ Parti, Zafer Partisi, BBP, Milli Yol Partisi ve irili ufaklı bir çok parti Ülkücü gelenekten geliyor.  Osmanlı ya da Selçuklu armasını logo olarak kullanan onlarca siyasi partinin olması bile bu durumu ortaya koyuyor. Saadet Partisi ve Yeniden Refah Partisi Milli Görüşü ya da 12 Eylül öncesinin gençlik hareketi adıyla Akıncıları en çok ben temsil ediyorum iddiasındalar. Her ne kadar o gömleği çıkarttık iddiasıyla yola çıksa da bu gün Ak Parti de hala Milli Görüş ekseninde bir ağırlık ortaya koyuyor. Elbette Ak Parti’nin kitle partisi olması, kuruluş aşamasında ANAP benzeri bir çoğulculuk iddiası ile hareket etmesi partiyi, Akıncılar çizgisinin çok ötesine taşımış durumda. Hele hele Ak Parti’nin bugünkü varlığını Refah Partisi, MÇP ve IDP (12 Eylül öncesinin Akıncı, Ülkücü ve Mücadelecileri) 1991 ittifakına borçlu olduğu gerçeğini gözönünde bulundurursak, bu ittifakın örtülü biçimde bu gün de Ak Parti bünyesinde temsil edildiği iddiasını yabana atmamış oluruz. Vatan Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Türkiye İşçi Partisi ve daha bir çok parti Komünizm iddiasını sürdüren partiler. Yeniden Milli Mücadele çizgisi iddiasındaki tek parti ise Millet Partisi. Mücadele Birliği’nin belli dönemlerde gösterdiği dağılma eğilimi sonrasında farklı partilerde görev almış, öne çıkmış, hatta Türkiye’nin siyaseten meşhur olmuş kişilerini bu kategoriye elbette dahil etmiyoruz. Parti Enflasyonu YSK Verilerine göre şu anda Türkiye’de yasal siyasi parti sayısı; 138. 2020 yılında 18, 2021 yılında 18, 2022 yılında 3, 2023 yılında 27 ve 2024 yılında ise 4 siyasi parti kurulmuş. Bu sayılar siyasi tıkanmışlık, eski partilerin güç kaybı gibi bir çok nedene dayanıyor olabilir. Erdoğan sonrası siyasi yapıya kendilerince hazırlık veya İttifaklar Döneminde kısa yoldan pay kapma beklentileri de bu çoğalmada etkili olmuş olabilir. Tabela Partileri Türkiye’de belli bir seçmen kitlesi olmayan veya seçimlere girme yeterliliğini sağlayamayan, ancak resmî olarak faaliyet gösteren siyasi partiler için vatandaş bu kavramı kullanmayı tercih ediyor. Haksız da değiller. Türkiye'deki siyasi parti sayısının çokluğu nedeniyle birçok parti arka planda kalarak neredeyse hiç destek alamamış ve "tabela partisi" olarak adlandırılmıştır. Bu da, siyasi partiler yasasının ve seçim barajının %7 gibi diğer ülkelere göre çok yüksek olmasının eleştiri konusu olmasına neden oluyor. Bazı siyasi partiler ise önceleri ülke siyasetinde ön planda iken, daha sonraları bu desteği kaybederek "tabela partisi" konumuna düşmüş. Örneğin DSP, 1999 Genel Seçimlerinde oyların %22,18'ini alarak birinci parti konumundayken bir sonraki seçimde oylarının neredeyse tamamını kaybederek meclis dışında kalmıştır. Yine 1965 ve 1969 Genel Seçimlerini kazanarak iktidar olan Adalet Partisi 1981'de kapandıktan 14 yıl sonra 11 Nisan 1995'te yeniden açılmış, resmî olarak faaliyet göstermesine karşın hiçbir seçime katılamayarak "tabela partisi" olarak kalmış ve 26 Kasım 2009'da siyasi parti kriterlerini karşılayamadığı için kapanmıştır. 2015 yılında yeniden açılan Adalet Partisi, 2023 Genel Seçimlerine katılma hakkı kazansa da henüz kayda değer bir başarı elde edememiştir. Şu an resmi olarak var olan partilerden 36’sı 0 çekiyor yani hiç üyesi yok, 48 partinin üye sayısı 1000 in çok altında, 45 partinin üye sayısı 1000-100.000 arasında. 100.000 binin üzerine çıkan ve kitleleşen siyasi parti sayısı ise 9. Bunlardan sadece 2 parti milyonun üzerinde oya sahip. Ak Parti ise 11 milyonun üzerinde üye ile tarihi bir rekorun sahibi. Yeraltı Örgütlenmelerinin Uzantısı Partiler Yeraltı örgütlenmelerinin legalitesi olarak ortaya çıkan partiler de var. Mesela, TİT (Türk İntikam Tugayı) üyesi ve Ergenekon tutuklularından Semih Tufan Gülaltay’ın kurduğu Ulusal Birlik Partisi, önce Alternatif Parti, sonra İlkeler ve Değerler Partisi ve son olarak da Teknoloji Kalkınma Partisi oldu. Bu tip yapılanmaya sol örgütlerden daha fazla örnek vermek mümkün. Terör Örgütü Statüsündeki Yasadışı Partiler Türkiye Kominist İşçi Partisi, Devrimci Halk Kurtuluş Partisi – Cephesi, Maoist Komünist Partisi, Türkiye Komünist Partisi / Marksist Leninist, Marksist Leninist Komünist Parti, Türkiye Devrimci Komünist Partisi, Kürdistan İşçi Partisi, Kürdistan Devrim Partisi, Hizbullah, Hilafet Devleti, İslam Büyükdoğu Akıncılar Cephesi, Tevhid-i İslam ve Hizb ut Tahrir… Adını Hiç Duymadığınız Genel Başkanlar Parti enflasyonu ile birlikte, daha önce adını hiç duymadığınız, siyasi hayata herhangi bir etkisi ve katkısı olmamış isimleri de Genel Başkan olarak görmeye başladık. Hatta bazılarının neden bir siyasi parti kurduğunu bile algılamanız mümkün değil. Belki bir legalite, belki de bir toplumsal paye gayesindendir. Bir de yabancı Genel Başkanımız var. Adil Türkiye Partisi Genel Başkanı Michael James AŞKAR. AŞKAR önce DSP Muğla il başkanlığı yapmış. Ardından Cem Uzan’ın kurduğu Genç Parti’nin rozetini takarak yine Muğla il teşkilatını kurma görevini üstlenmiş. Bunlar onu tatmin etmemiş olmalı ki, 2023 yılında kendi partisini kurmuş. 123 üyeli bir parti. Eşi Gloria Maria ise Genel Başkan Yardımcısı. Kendisi de bazen gerçek ismini bazen de Ata Barlas ismini kullanıyor. Yani henüz adına da karar verememiş. Fetö Mağdurlarının affedilerek yeniden topluma kazandırılması mesajlarını da esirgememiş, benim ülkemin vatandaşları sağlık hizmeti alamıyorken Suriyeliler nasıl sağlık hizmeti alır diyerek milliyetçilik (!) de yapmış. Tabi kendi deyimiyle Atatürk Milliyetçisi (!). Seçime Girmeye Hak Kazanan Partiler 2024 seçimlerine girmeye hak kazanmış 36 Parti var. Adalet Birlik Partisi, Adalet Partisi, Ak Parti, Anadolu Birliği Partisi, Anavatan Partisi, Aydınlık Demokrasi Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Büyük Birlik Partisi, CHP, DEVA, Demokrat Parti, DSP, EMEP, Gelecek Partisi, Genç Parti, Güç Birliği Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, DEM Parti, HÜDA PAR, İYİ Parti, Memleket Partisi, Millet Partisi, MHP, Milli Yol Partisi, Ocak Partisi, Saadet Partisi, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Türkiye Komünist Hareketi, Vatan Partisi, Yeni Türkiye Partisi, Yenilik Partisi, Yeniden Refah Partisi, Zafer Partisi. Büyüyen Partiler 2024 yılına üye sayısını artırarak giren partiler: Anadolu Birliği Partisi, Aydınlık Demokrasi Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, CHP, Emek Partisi, DEM Parti, HÜDA PAR, Memleket Partisi, Millet Partisi, MHP, Milli Yol Partisi, Ocak Partisi, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Yeniden Refah Partisi, Zafer Partisi Bugüne Kadar Yasal Gerekçelerle Kapatılan Siyasi Partiler Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1925), Serbest Cumhuriyet Fırkası (1930) ve Ahali Cumhuriyet Fırkası (1931) de Bakanlar Kurulu kararı ile kapatılmış. Çiftçi ve Köylü Partisi (1946) Mudanya Sulh Ceza Mahkemesi kararıyla, İslam Koruma Partisi (1946), Türkiye Sosyalist Partisi (1952), Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (1946), Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi (1946) ve Güden Partisi (1951) Askeri Mahkeme kararı ile kapatılmış. İslam Demokrat Partisi (1952) Eminönü 2. Sulh Ceza Mahkemesi kararı ile, Millet Partisi (1954) Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi Kararı ile, Ufak Parti (1958) Askeri Mahkeme kararı ile, Vatan Partisi (1957) İstanbul Sulh Ceza Hakimliği kararı ile, Demokrat Parti (1960) ve Müsavat Partisi (1961) Askeri Mahkeme kararı ile, Türkiye İşçi Çiftçi Partisi (1966), İşçi Çiftçi Partisi (1968), Milli Nizam Partisi (1971), Türkiye İleri Ülkü Partisi (1971), Türkiye İşçi Partisi (1971), Türkiye Emekçi Partisi (1980) Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılmış. Adalet Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi, Demokratik Parti, Hür Demokratlar Partisi, Hürriyetçi Millet Partisi, Millet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Sosyalist Devrim Partisi, Sosyalist Vatan Partisi, Türkiye Birlik Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye İşçi Köylü Partisi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi, Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi, Vatan Partisi ve Büyük Türkiye Partisi (1983) 1981 yılında Milli Güvenlik Konseyi kararı ile, Huzur Partisi (1983), Türkiye Birleşik Komünist Partisi (1991), Halk Partisi (1991), Sosyalist Parti (1992), Büyük Anadolu Partisi (1992), Halkın Emek Partisi (1993), Özgürlük ve Demokrasi Partisi (1993), Sosyalist Türkiye Partisi (1993), Yeşiller Partisi (1994), Sosyalist Birlik Partisi (1995), Demokrasi Partisi (1994), Demokrasi ve Değişim Partisi (1996), Emek Partisi (1997), Diriliş Partisi (1997), Refah Partisi (1998), Demokratik Barış Hareketi (1998), Demokratik Kitle Partisi (1999), Fazilet Partisi (2001), Halkın Demokrasi Partisi (2003), Demokratik Toplum Partisi (2009), Esnaf ve Çiftçi Partisi (2021), Türk ve Dünya Birliği Partisi (2023), Değişim ve Demokrasi Partisi (2023), Yeni Dünya Partisi (2023), Yeniden Birlik Partisi (2023), Yeni Yol Partisi (2024), Uyanış Partisi (2024), Türkiye Yaşam Partisi (2024) Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılan partiler arasında. Mahkemesi Devam Eden ve Faaliyet Gösteremeyen Partiler Kürdistan Özgürlük Partisi, Kürdistan Sosyalist Partisi, Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi, Yeşiller Partisi’nin davaları devam ediyor. Kendiliğinden Dağılarak ya da Diğer Nedenlerle Kapanan Partiler 1940’lı yıllarda 6 parti, 1950’li yıllarda 16 parti, 1960’lı yıllarda 19 parti, 1970’li yıllarda 6 parti, 1980’li yıllarda 4 parti, 1990’lı yıllarda 12 parti, 2000’li yıllarda 22 parti, 2010’lu yıllarda 30 parti, 2020’li yıllarda ise 1 parti kendiliğinden dağılarak kapanmış. 22 siyasi parti isim değişikliğine gitmiş, 53 siyasi parti başka bir partiye katılarak kendini feshetmiş, 5 siyasi parti ise diğer 5 siyasi parti ile birleşme kararı almış. Mecliste Temsil Edilen Partiler Seçimlere ittifak yoluyla girilebilmesi imkanının yasalaşması ile alışık olmadığımız Meclis aritmetiği ile karşı karşıya kalabiliyoruz. Normal şartlarda TBMM’de temsil edilme imkan ve şartları olmayan bazı partiler ittifaklar yoluyla bu imkanı elde edebiliyorlar. Ak Parti, TBMM’de 264 milletvekili ile temsil ediliyor. Büyükşehir, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclis üyeliklerinde daha çok temsil gücü var. CHP, TBMM’de 129 milletvekili ile temsil ediliyor. Bu temsil gücünü yerel seçimler de daha da artırmak gayretinde. Son anda isim değiştirerek TBMM’de temsil edilen DEM ise 57 Milletvekiline sahip. Meclis dışında temsili ise yok. Çünkü sürekli parti değiştiriyorlar. MHP 49, İYİ Parti 38, Saadet Partisi 20 milletvekili ile TBMM’de yerini aldı. 15 milletvekiline sahip Deva Partisi, 4 milletvekiline sahip HÜDAPAR, yine 4 milletvekiline sahip Yeniden Refah Partisi, 3 milletvekiline sahip TİP, 2 milletvekiline sahip DBP ve EMEP ise yerel yönetimlerde ve meclislerde nerede ise yoklar. 3 Milletvekilli DP ve 1 milletvekilli DSP ise Belediye Meclislerinde nispeten temsil ediliyor. Hazine Yardımı Alan Siyasi Partiler 14 Mayıs 2023 tarihindeki milletvekili seçiminde AK Parti, CHP, MHP, İyi Parti ve Yeşil Sol Parti yüzde 7 barajını aşarak hazine yardımı almaya hak kazandı. Ocak ayında AK Parti’ye 1 milyar 329 milyon Lira, CHP’ye 946 milyon Lira, MHP’ye 376 milyon Lira, İYİ Parti’ye 361 milyon Lira, Yeşil Sol Parti’ye de 329 milyon Lira olmak üzere toplam 3 milyar 341 milyon Lira hazine yardımı yapıldı. Kanun uyarınca, hazine yardımı yerel seçimlerin olduğu yıllarda normal tutarın 2 katı, milletvekili seçimi yıllarında ise 3 katı olarak uygulanıyor. Bu nedenle, Yüksek Seçim Kurulu’nun yerel seçim takvimini açıklamasının ardından beş siyasi partiye ocak ayındaki tutar kadar ikinci bir yardım yapıldı. Böylece toplam yardım tutarı 6 milyar 682 milyon Liraya ulaştı. AK Parti toplam 2 milyar 658 milyon Lira, CHP 1 milyar 892 milyon Lira, MHP 752 milyon Lira, İYİ Parti 722 milyon Lira, Yeşil Sol Parti de 658 milyon Lira yardım aldı. Son seçimlerde CHP 169 milletvekili çıkardı ancak Saadet Partisi, DEVA ve Gelecek Partisi kontenjanlarından seçilen 39 milletvekili seçim sonrasında CHP’den ayrıldı. Bu durum CHP’nin alacağı hazine yardımını etkilemiyor. Kanuna göre, barajı aşamayan ancak yüzde 3’ün üzerinde oy alan siyasi partilere de en düşük hazine yardımı alan partiye yapılanla orantılı olarak yardım yapılması gerekiyor. Ancak son seçimlerde bu hakkı kazanan siyasi parti olmadı. Sonuç Tüm demokrasi girişimlerine rağmen Türkiye maalesef bir siyasi parti mezarlığına dönmüş vaziyette. Politik görüşlerin belirsizliği, kadroların yetersizliği, finans kaynaklarının azlığı, stratejik hatalar gibi bir çok sebep, vatandaşın teveccühünü de sağlayamamanın gerekçeleri elbette. Buna belli dönemlerdeki yasakçı zihniyeti de ekler ve kapatılan partiler listesine göz atarsak bir başka neden de kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Öte yandan siyasi parti kurmak elbette kolay ama varlığını devam ettirebilmesi belli kurallara tabi tutulmalı. Mesela her yıl belli oranda üye kaydedemeyen ya da iki defa üst üste seçime girme yeterliliği gösteremeyen partilerin kendilerini başka bir yasal yapı ya da vasıfta tarif etmeleri daha isabetli olacaktır. Siyasi partiler ülke yönetimi için bir metot ve kadro imkanı olduğu kadar ancak bir vasıtadır. Partilerin bir tapınma odağı haline getirilmesi, toplumsal ayrışma aracı olması gündemden çıkarılmalı, ayrılıkçı ve etnik kökene dayalı siyasi yapılanmalara izin verilmemelidir. Siyasi partiler, özellikle iktidar adayı olanlar kendilerini ele geçiren çıkar gruplarından arınmalı, yüzdeci ve ihalecilerin etkinliğine son vermelidir. Aksi taktirde bir müddet sonra farklılıklarına rağmen tüm siyasi yapılar sadece çıkar gruplarına hizmet etmenin bir aracı haline gelmekte, ideolojiler önemini kaybetmektedir. Dolayısıyla partilerin varlık sebepleri ortadan kalkmaktadır. Elbette siyasetin finansmanı ayrı bir konu olarak ele alınmalıdır. Bu konuyu muhtemelen Nejmettin Özdemir yazısında ele alacak. Ancak hazine yardımı Türkiye’de en çok tartışılan ve tartışılması gereken konulardan biri. Yeni formülleri tartışmamız ve toplumsal vicdanı rahatsız edecek kamburlardan kurtulmamız gerekiyor. Toplum olarak da öğrenilmiş korkularla hareket etmekten, böyle gelmiş böyle gider demekten, doğru ve dürüst insanlar ama kazanamazlar klişesinden, partileri ve genel başkanları kutsallaştırmaktan acilen uzaklaşıp, ilkeler ve projeler odaklı kararlar vermemiz gerekiyor. Aksi taktirde bu kısır döngü; ileri, güçlü, adil ve muktedir bir devlet olmamızın önünde koca bir engel olarak kalmaya devam edecek.
Cemal Akkuş'un yazısı...

Türkiye’deki en eski partiler aslında son kuruluş tarihlerine bakıldığında Milliyetçi Hareket Partisi, Demokrat Parti, Millet Partisi ve Demokratik Sol Parti. Siyasi geçmişlerine göre ise 1923 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve 6 oklu bir çoğulculuktan başlayıp sosyal demokrasi, Atatürkçülük, demokratik sol, ilericilik, Avrupacılık, ulusalcılık, demokratik sosyalizm, sosyal liberalizm çizgisine değişiklikler yaşamış CHP, 1946 yılında Celal Bayar tarafından kurulan Liberal Muhafazakar çizgideki Demokrat Parti ve 1948 yılında Mareşal Fevzi Çakmak’ın kurduğu Milliyetçi Muhafazakar çizgideki Millet Partisi var. Bir de her dönemde, dönemin ihtiyaçlarına göre öne çıkan siyasi partiler bulunmakta. Son döneme damgasını vuran parti ise Ak Parti.

12 Eylül Öncesinin Siyasi Uzantıları

Aslında günümüzde az ya da çok etkili olan partiler 12 Eylül askeri darbesi öncesindeki meşhur siyasi akımların devamı niteliğinde. En azından beslendikleri kaynaklar belli. Komünistler, Solcular, Ülkücüler, Akıncılar ve Mücadeleciler fikri müktesebatları ve eylem biçimleriyle yeni dönemde de etkinliklerini sürdürüyorlar. Ancak hızla gelişen bireyselleşmeye paralel bir bölünmüşlük hali bu fikirlerin siyasi partiler aracılığı ile temsiline de yansımış durumda.

CHP, 12 Eylül öncesinin sol geleneğini devam ettirirken, DSP ve Memleket Partisi de aynı kaynaktan beslenen ve yol ayrımı yaşamış diğer siyasi partilerden bazıları.

Ülkücüler ise daha geniş bir yelpazede temsil ediliyor gözükse de, aradaki fikir ayrılıkları gittikçe genişlemekte. MHP’nin daha çok temsil iddiasında bulunduğu günümüzde, İYİ Parti, Zafer Partisi, BBP, Milli Yol Partisi ve irili ufaklı bir çok parti Ülkücü gelenekten geliyor.  Osmanlı ya da Selçuklu armasını logo olarak kullanan onlarca siyasi partinin olması bile bu durumu ortaya koyuyor.

Saadet Partisi ve Yeniden Refah Partisi Milli Görüşü ya da 12 Eylül öncesinin gençlik hareketi adıyla Akıncıları en çok ben temsil ediyorum iddiasındalar. Her ne kadar o gömleği çıkarttık iddiasıyla yola çıksa da bu gün Ak Parti de hala Milli Görüş ekseninde bir ağırlık ortaya koyuyor. Elbette Ak Parti’nin kitle partisi olması, kuruluş aşamasında ANAP benzeri bir çoğulculuk iddiası ile hareket etmesi partiyi, Akıncılar çizgisinin çok ötesine taşımış durumda. Hele hele Ak Parti’nin bugünkü varlığını Refah Partisi, MÇP ve IDP (12 Eylül öncesinin Akıncı, Ülkücü ve Mücadelecileri) 1991 ittifakına borçlu olduğu gerçeğini gözönünde bulundurursak, bu ittifakın örtülü biçimde bu gün de Ak Parti bünyesinde temsil edildiği iddiasını yabana atmamış oluruz.

Vatan Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Türkiye İşçi Partisi ve daha bir çok parti Komünizm iddiasını sürdüren partiler.

Yeniden Milli Mücadele çizgisi iddiasındaki tek parti ise Millet Partisi. Mücadele Birliği’nin belli dönemlerde gösterdiği dağılma eğilimi sonrasında farklı partilerde görev almış, öne çıkmış, hatta Türkiye’nin siyaseten meşhur olmuş kişilerini bu kategoriye elbette dahil etmiyoruz.

Parti Enflasyonu

YSK Verilerine göre şu anda Türkiye’de yasal siyasi parti sayısı; 138.

2020 yılında 18, 2021 yılında 18, 2022 yılında 3, 2023 yılında 27 ve 2024 yılında ise 4 siyasi parti kurulmuş. Bu sayılar siyasi tıkanmışlık, eski partilerin güç kaybı gibi bir çok nedene dayanıyor olabilir. Erdoğan sonrası siyasi yapıya kendilerince hazırlık veya İttifaklar Döneminde kısa yoldan pay kapma beklentileri de bu çoğalmada etkili olmuş olabilir.

Tabela Partileri

Türkiye’de belli bir seçmen kitlesi olmayan veya seçimlere girme yeterliliğini sağlayamayan, ancak resmî olarak faaliyet gösteren siyasi partiler için vatandaş bu kavramı kullanmayı tercih ediyor. Haksız da değiller.

Türkiye'deki siyasi parti sayısının çokluğu nedeniyle birçok parti arka planda kalarak neredeyse hiç destek alamamış ve "tabela partisi" olarak adlandırılmıştır. Bu da, siyasi partiler yasasının ve seçim barajının %7 gibi diğer ülkelere göre çok yüksek olmasının eleştiri konusu olmasına neden oluyor. Bazı siyasi partiler ise önceleri ülke siyasetinde ön planda iken, daha sonraları bu desteği kaybederek "tabela partisi" konumuna düşmüş. Örneğin DSP, 1999 Genel Seçimlerinde oyların %22,18'ini alarak birinci parti konumundayken bir sonraki seçimde oylarının neredeyse tamamını kaybederek meclis dışında kalmıştır. Yine 1965 ve 1969 Genel Seçimlerini kazanarak iktidar olan Adalet Partisi 1981'de kapandıktan 14 yıl sonra 11 Nisan 1995'te yeniden açılmış, resmî olarak faaliyet göstermesine karşın hiçbir seçime katılamayarak "tabela partisi" olarak kalmış ve 26 Kasım 2009'da siyasi parti kriterlerini karşılayamadığı için kapanmıştır. 2015 yılında yeniden açılan Adalet Partisi, 2023 Genel Seçimlerine katılma hakkı kazansa da henüz kayda değer bir başarı elde edememiştir.

Şu an resmi olarak var olan partilerden 36’sı 0 çekiyor yani hiç üyesi yok, 48 partinin üye sayısı 1000 in çok altında, 45 partinin üye sayısı 1000-100.000 arasında. 100.000 binin üzerine çıkan ve kitleleşen siyasi parti sayısı ise 9. Bunlardan sadece 2 parti milyonun üzerinde oya sahip. Ak Parti ise 11 milyonun üzerinde üye ile tarihi bir rekorun sahibi.

Yeraltı Örgütlenmelerinin Uzantısı Partiler

Yeraltı örgütlenmelerinin legalitesi olarak ortaya çıkan partiler de var. Mesela, TİT (Türk İntikam Tugayı) üyesi ve Ergenekon tutuklularından Semih Tufan Gülaltay’ın kurduğu Ulusal Birlik Partisi, önce Alternatif Parti, sonra İlkeler ve Değerler Partisi ve son olarak da Teknoloji Kalkınma Partisi oldu. Bu tip yapılanmaya sol örgütlerden daha fazla örnek vermek mümkün.

Terör Örgütü Statüsündeki Yasadışı Partiler

Türkiye Kominist İşçi Partisi, Devrimci Halk Kurtuluş Partisi – Cephesi, Maoist Komünist Partisi, Türkiye Komünist Partisi / Marksist Leninist, Marksist Leninist Komünist Parti, Türkiye Devrimci Komünist Partisi, Kürdistan İşçi Partisi, Kürdistan Devrim Partisi, Hizbullah, Hilafet Devleti, İslam Büyükdoğu Akıncılar Cephesi, Tevhid-i İslam ve Hizb ut Tahrir…

Adını Hiç Duymadığınız Genel Başkanlar

Parti enflasyonu ile birlikte, daha önce adını hiç duymadığınız, siyasi hayata herhangi bir etkisi ve katkısı olmamış isimleri de Genel Başkan olarak görmeye başladık. Hatta bazılarının neden bir siyasi parti kurduğunu bile algılamanız mümkün değil. Belki bir legalite, belki de bir toplumsal paye gayesindendir.

Bir de yabancı Genel Başkanımız var. Adil Türkiye Partisi Genel Başkanı Michael James AŞKAR.

AŞKAR önce DSP Muğla il başkanlığı yapmış. Ardından Cem Uzan’ın kurduğu Genç Parti’nin rozetini takarak yine Muğla il teşkilatını kurma görevini üstlenmiş. Bunlar onu tatmin etmemiş olmalı ki, 2023 yılında kendi partisini kurmuş. 123 üyeli bir parti. Eşi Gloria Maria ise Genel Başkan Yardımcısı. Kendisi de bazen gerçek ismini bazen de Ata Barlas ismini kullanıyor. Yani henüz adına da karar verememiş. Fetö Mağdurlarının affedilerek yeniden topluma kazandırılması mesajlarını da esirgememiş, benim ülkemin vatandaşları sağlık hizmeti alamıyorken Suriyeliler nasıl sağlık hizmeti alır diyerek milliyetçilik (!) de yapmış. Tabi kendi deyimiyle Atatürk Milliyetçisi (!).

Seçime Girmeye Hak Kazanan Partiler

2024 seçimlerine girmeye hak kazanmış 36 Parti var. Adalet Birlik Partisi, Adalet Partisi, Ak Parti, Anadolu Birliği Partisi, Anavatan Partisi, Aydınlık Demokrasi Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, Büyük Birlik Partisi, CHP, DEVA, Demokrat Parti, DSP, EMEP, Gelecek Partisi, Genç Parti, Güç Birliği Partisi, Hak ve Özgürlükler Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, DEM Parti, HÜDA PAR, İYİ Parti, Memleket Partisi, Millet Partisi, MHP, Milli Yol Partisi, Ocak Partisi, Saadet Partisi, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Türkiye Komünist Hareketi, Vatan Partisi, Yeni Türkiye Partisi, Yenilik Partisi, Yeniden Refah Partisi, Zafer Partisi.

Büyüyen Partiler

2024 yılına üye sayısını artırarak giren partiler: Anadolu Birliği Partisi, Aydınlık Demokrasi Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi, CHP, Emek Partisi, DEM Parti, HÜDA PAR, Memleket Partisi, Millet Partisi, MHP, Milli Yol Partisi, Ocak Partisi, Sol Parti, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Yeniden Refah Partisi, Zafer Partisi

Bugüne Kadar Yasal Gerekçelerle Kapatılan Siyasi Partiler

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1925), Serbest Cumhuriyet Fırkası (1930) ve Ahali Cumhuriyet Fırkası (1931) de Bakanlar Kurulu kararı ile kapatılmış.

Çiftçi ve Köylü Partisi (1946) Mudanya Sulh Ceza Mahkemesi kararıyla, İslam Koruma Partisi (1946), Türkiye Sosyalist Partisi (1952), Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (1946), Türkiye Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi (1946) ve Güden Partisi (1951) Askeri Mahkeme kararı ile kapatılmış.

İslam Demokrat Partisi (1952) Eminönü 2. Sulh Ceza Mahkemesi kararı ile, Millet Partisi (1954) Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi Kararı ile, Ufak Parti (1958) Askeri Mahkeme kararı ile, Vatan Partisi (1957) İstanbul Sulh Ceza Hakimliği kararı ile, Demokrat Parti (1960) ve Müsavat Partisi (1961) Askeri Mahkeme kararı ile, Türkiye İşçi Çiftçi Partisi (1966), İşçi Çiftçi Partisi (1968), Milli Nizam Partisi (1971), Türkiye İleri Ülkü Partisi (1971), Türkiye İşçi Partisi (1971), Türkiye Emekçi Partisi (1980) Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılmış.

Adalet Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi, Demokratik Parti, Hür Demokratlar Partisi, Hürriyetçi Millet Partisi, Millet Partisi, Milli Selamet Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Sosyalist Devrim Partisi, Sosyalist Vatan Partisi, Türkiye Birlik Partisi, Türkiye İşçi Partisi, Türkiye İşçi Köylü Partisi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi, Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi, Vatan Partisi ve Büyük Türkiye Partisi (1983) 1981 yılında Milli Güvenlik Konseyi kararı ile, Huzur Partisi (1983), Türkiye Birleşik Komünist Partisi (1991), Halk Partisi (1991), Sosyalist Parti (1992), Büyük Anadolu Partisi (1992), Halkın Emek Partisi (1993), Özgürlük ve Demokrasi Partisi (1993), Sosyalist Türkiye Partisi (1993), Yeşiller Partisi (1994), Sosyalist Birlik Partisi (1995), Demokrasi Partisi (1994), Demokrasi ve Değişim Partisi (1996), Emek Partisi (1997), Diriliş Partisi (1997), Refah Partisi (1998), Demokratik Barış Hareketi (1998), Demokratik Kitle Partisi (1999), Fazilet Partisi (2001), Halkın Demokrasi Partisi (2003), Demokratik Toplum Partisi (2009), Esnaf ve Çiftçi Partisi (2021), Türk ve Dünya Birliği Partisi (2023), Değişim ve Demokrasi Partisi (2023), Yeni Dünya Partisi (2023), Yeniden Birlik Partisi (2023), Yeni Yol Partisi (2024), Uyanış Partisi (2024), Türkiye Yaşam Partisi (2024) Anayasa Mahkemesi kararı ile kapatılan partiler arasında.

Mahkemesi Devam Eden ve Faaliyet Gösteremeyen Partiler

Kürdistan Özgürlük Partisi, Kürdistan Sosyalist Partisi, Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi, Yeşiller Partisi’nin davaları devam ediyor.

Kendiliğinden Dağılarak ya da Diğer Nedenlerle Kapanan Partiler

1940’lı yıllarda 6 parti, 1950’li yıllarda 16 parti, 1960’lı yıllarda 19 parti, 1970’li yıllarda 6 parti, 1980’li yıllarda 4 parti, 1990’lı yıllarda 12 parti, 2000’li yıllarda 22 parti, 2010’lu yıllarda 30 parti, 2020’li yıllarda ise 1 parti kendiliğinden dağılarak kapanmış.

22 siyasi parti isim değişikliğine gitmiş, 53 siyasi parti başka bir partiye katılarak kendini feshetmiş, 5 siyasi parti ise diğer 5 siyasi parti ile birleşme kararı almış.

Mecliste Temsil Edilen Partiler

Seçimlere ittifak yoluyla girilebilmesi imkanının yasalaşması ile alışık olmadığımız Meclis aritmetiği ile karşı karşıya kalabiliyoruz. Normal şartlarda TBMM’de temsil edilme imkan ve şartları olmayan bazı partiler ittifaklar yoluyla bu imkanı elde edebiliyorlar.

Ak Parti, TBMM’de 264 milletvekili ile temsil ediliyor. Büyükşehir, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclis üyeliklerinde daha çok temsil gücü var.

CHP, TBMM’de 129 milletvekili ile temsil ediliyor. Bu temsil gücünü yerel seçimler de daha da artırmak gayretinde.

Son anda isim değiştirerek TBMM’de temsil edilen DEM ise 57 Milletvekiline sahip. Meclis dışında temsili ise yok. Çünkü sürekli parti değiştiriyorlar.

MHP 49, İYİ Parti 38, Saadet Partisi 20 milletvekili ile TBMM’de yerini aldı.

15 milletvekiline sahip Deva Partisi, 4 milletvekiline sahip HÜDAPAR, yine 4 milletvekiline sahip Yeniden Refah Partisi, 3 milletvekiline sahip TİP, 2 milletvekiline sahip DBP ve EMEP ise yerel yönetimlerde ve meclislerde nerede ise yoklar.

3 Milletvekilli DP ve 1 milletvekilli DSP ise Belediye Meclislerinde nispeten temsil ediliyor.

Hazine Yardımı Alan Siyasi Partiler

14 Mayıs 2023 tarihindeki milletvekili seçiminde AK Parti, CHP, MHP, İyi Parti ve Yeşil Sol Parti yüzde 7 barajını aşarak hazine yardımı almaya hak kazandı. Ocak ayında AK Parti’ye 1 milyar 329 milyon Lira, CHP’ye 946 milyon Lira, MHP’ye 376 milyon Lira, İYİ Parti’ye 361 milyon Lira, Yeşil Sol Parti’ye de 329 milyon Lira olmak üzere toplam 3 milyar 341 milyon Lira hazine yardımı yapıldı.

Kanun uyarınca, hazine yardımı yerel seçimlerin olduğu yıllarda normal tutarın 2 katı, milletvekili seçimi yıllarında ise 3 katı olarak uygulanıyor. Bu nedenle, Yüksek Seçim Kurulu’nun yerel seçim takvimini açıklamasının ardından beş siyasi partiye ocak ayındaki tutar kadar ikinci bir yardım yapıldı.

Böylece toplam yardım tutarı 6 milyar 682 milyon Liraya ulaştı. AK Parti toplam 2 milyar 658 milyon Lira, CHP 1 milyar 892 milyon Lira, MHP 752 milyon Lira, İYİ Parti 722 milyon Lira, Yeşil Sol Parti de 658 milyon Lira yardım aldı.

Son seçimlerde CHP 169 milletvekili çıkardı ancak Saadet Partisi, DEVA ve Gelecek Partisi kontenjanlarından seçilen 39 milletvekili seçim sonrasında CHP’den ayrıldı. Bu durum CHP’nin alacağı hazine yardımını etkilemiyor.

Kanuna göre, barajı aşamayan ancak yüzde 3’ün üzerinde oy alan siyasi partilere de en düşük hazine yardımı alan partiye yapılanla orantılı olarak yardım yapılması gerekiyor. Ancak son seçimlerde bu hakkı kazanan siyasi parti olmadı.

Sonuç

Tüm demokrasi girişimlerine rağmen Türkiye maalesef bir siyasi parti mezarlığına dönmüş vaziyette. Politik görüşlerin belirsizliği, kadroların yetersizliği, finans kaynaklarının azlığı, stratejik hatalar gibi bir çok sebep, vatandaşın teveccühünü de sağlayamamanın gerekçeleri elbette. Buna belli dönemlerdeki yasakçı zihniyeti de ekler ve kapatılan partiler listesine göz atarsak bir başka neden de kendiliğinden ortaya çıkacaktır.

Öte yandan siyasi parti kurmak elbette kolay ama varlığını devam ettirebilmesi belli kurallara tabi tutulmalı. Mesela her yıl belli oranda üye kaydedemeyen ya da iki defa üst üste seçime girme yeterliliği gösteremeyen partilerin kendilerini başka bir yasal yapı ya da vasıfta tarif etmeleri daha isabetli olacaktır.

Siyasi partiler ülke yönetimi için bir metot ve kadro imkanı olduğu kadar ancak bir vasıtadır. Partilerin bir tapınma odağı haline getirilmesi, toplumsal ayrışma aracı olması gündemden çıkarılmalı, ayrılıkçı ve etnik kökene dayalı siyasi yapılanmalara izin verilmemelidir. Siyasi partiler, özellikle iktidar adayı olanlar kendilerini ele geçiren çıkar gruplarından arınmalı, yüzdeci ve ihalecilerin etkinliğine son vermelidir. Aksi taktirde bir müddet sonra farklılıklarına rağmen tüm siyasi yapılar sadece çıkar gruplarına hizmet etmenin bir aracı haline gelmekte, ideolojiler önemini kaybetmektedir. Dolayısıyla partilerin varlık sebepleri ortadan kalkmaktadır.

Elbette siyasetin finansmanı ayrı bir konu olarak ele alınmalıdır. Bu konuyu muhtemelen Nejmettin Özdemir yazısında ele alacak. Ancak hazine yardımı Türkiye’de en çok tartışılan ve tartışılması gereken konulardan biri. Yeni formülleri tartışmamız ve toplumsal vicdanı rahatsız edecek kamburlardan kurtulmamız gerekiyor.

Toplum olarak da öğrenilmiş korkularla hareket etmekten, böyle gelmiş böyle gider demekten, doğru ve dürüst insanlar ama kazanamazlar klişesinden, partileri ve genel başkanları kutsallaştırmaktan acilen uzaklaşıp, ilkeler ve projeler odaklı kararlar vermemiz gerekiyor. Aksi taktirde bu kısır döngü; ileri, güçlü, adil ve muktedir bir devlet olmamızın önünde koca bir engel olarak kalmaya devam edecek.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kureselakdeniz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.