ŞECAAT ARZ EDERKEN MERD-İ  KIPTİ  SİRKATİN SÖYLER

ŞECAAT ARZ EDERKEN MERD-İ KIPTİ SİRKATİN SÖYLER (Hırsız kahramanlığını yaptıklarıyla anlatır) İKİ CAMİ ARASINDA KALAN BEYNAMAZ... https://www.kureselakdeniz.com/kuresel-akdeniz-den-merhaba/3/ https://www.kureselakdeniz.com/kamuoyuna-ozel-duyuru/2/ https://www.kureselakdeniz.com/it-urur-kervan-yurur/410/ https://www.kureselakdeniz.com/kamuoyuna-duyurulur/1/ İhanet insanın kazanç kapısı haline gelince siz ne anlatırsanız anlatın ‘’O, Nuh der, Peygamber demez’’. Onu frenleyemezsiniz. O, kontrolsüz güç gibidir. Nerede ne yapacağını bilemezsiniz. Zira O’nun kıblesi belli değildir. O her yerde ve her zaman rota değiştirir, dümeni kırılmış bir köhne gemi gibi nerede demir atacağını bilemezsiniz. Ona bir şey emanet ederseniz sizin için en büyük kayıp, zarar, ziyandasınız demektir. Ama onun için emanete hıyanet en büyük kazanç kapısıdır. Sizden çaldıklarını size satmaya çalışırsa şaşmayın. Zira o (onlar) şerefsizdir(ler), alçaktır(lar), kıblesizdir(ler), namussuzdur(lar), iki yüzlüdür(ler), utanma ve arlanma nedir bilmez(ler), köşeye sıkışıncaya kadar onlar için akıl yoktur, onları frenleyemezsiniz, freni patlamış TIR gibi nereye toslayacaklarını bilmez(ler). İHANET İNSANLIK TARİHİ KADAR ESKİDİR Hz. Yusuf’u kuyuya atan kardeşleri ne ise günümüzdekilerde çok farklı değillerdir. Zira bir insanın kalbi paraya tapmışsa, yere bakar, yürek yakandır.  Nankörlük onun için en büyük şereftir. Siz ona ne verirseniz verin, ne derseniz deyin onun tek bir saplantısı vardır, ihanet etmeden içi rahat etmez, karnı doymaz. Onun için itibarsızlık çok önemli değildir. Yeterki çalsın, çırpsın, gasp etsin, kaçırsın, göçürsün… Onlar tövbe nedir bilmezler, kıble nedir, haysiyet ve şeref nedir önemli değildir. Onlar için hesap günü diye bir şey de yoktur. Şeytan onlar için önemli değildir. Zira onlar şeytanla arkadaştırlar, yoldaştırlar. Siz onlardan uzak kalmazsanız, yanarsınız pişman olursunuz, tövbesizlerden hiç farkınız kalmaz. O hainlerki kendilerinin olduğu kadar insanlığında kıyamet sebebidirler. Onlar pişman olsalarda hainlikten asla geri kalmazlar. Şeytanın görevi onlara akıl vermek, yol ve yöntem öğretmektir. Değerli Küresel Akdeniz okurları, İki türlü şeytan vardır: görünen ve görünmeyen… Görünen şeytan iki ayaklı, iki kulaklı, iki gözlü, burunlu, beyinli, işkembeli(!) görünüşte insan zannedilen ama hayvan bile olamayan, (esfele sefilin) o mahuklardan uzak kalmazsanız son pişmanlığın fayda vermediği gibi hüsran yaşarsınız. Onlar size kuzu postunda yaklaşırlar, koynunuzda beslediğiniz kara yılan gibi sizi zehirlemek için fırsat gözetirler. Mina’da (Mekke) küçük, orta ve büyük şeytan taşlamak Hacc ibadetinin kurallarından ise, sizde görünüşte size benzeyen ve görünen şeytan için başlatacağınız hukuk mücadelesi belki en önemli şeytan taşlama yol ve yöntemi olacaktır. DİĞER ŞEYTANA GELİNCE Lanetlenen diğer şeytan ise varlığını hiç görünmeden kıyamete kadar devam ettirendir. O şeytandırki, sizi kuşatan şeytanları yönetirler, yol ve yöntem öğretirler. Cehennem yolcularının kıblesi olan o şeytan büyük meleklerdendir. Ama Yaradan’a asi  ve isyankar olarak kıyamete kadar görev yapmasına izin verilmiştir. Ateşten yaratılmıştır. Gurur ve kibir abidesidir. İnsanları yoldan çıkaran, kainatın yaratıcısı  Yüce Allah’a isyan eden kulların sayısını artırmak ve kıyametin bir an önce kopması için zamanı kullanan en büyük haindir, alçaktır… GAİTA İLE YAPILAN İDRAR İLE YIKILIR Herkes akıl defterine kaydetmelidirki, haksız kazanç (kul ve millet hakkı) ile elde edilen varlıklar (para, pul, mülk) eninde sonunda sizin elinizden çıkacaktır. Sizin çaldığınız, gasp ettiğiniz (eşyalar), para(lar), haram lokma olarak amel defterinize kaydedilirken mağdur ettiğiniz kişi yada kişiler için varsa günahlarının kefareti olarak Kiramen Katibince, sizin için özel olarak hazırlanan Defter-i Kebire (amel defterine) kaydedilecektir. Her iki defter sahibi eninde sonunda meydan hesaplaşmasında boyunun ölçüsünü görecektir. O gün ak koyun ile kara koyun ayırt edilecektir. Yani kimsenin hakkı kimsede kalmayacaktır. ŞANTAJCILIK NASIL BİR MESLEKTİR? Birileri gasp ederek (şifresini değiştirerek) ele geçirdiği bir sosyal iletişim aracı ile size yaylım ateşi açmaya kalkarsa mutlaka bir sebebi vardır. O demek isterki, ben bunları yazacağım yada yazıyorum. Beni susturmak için bana ne vereceksiniz? Önüme atacağınız kemik benim karnımı doyurur mu? Yoksa sadece kemik yalamakla mı kalacağım? İşte o zaman kendini basın (BESİN) mensubu yerine koyan tetikçi, şantajcı bir karar aşamasındadır. Ya şantaj aletini susturacak, elindeki kurşunların (tehdit mesajlarının) bir işe yaramadığını fark ederek geri adım atacak, çark edecektir. Yada ‘’ kendim ettim, kendim buldum’’ türküsünü söylemeye devam edecektir. ŞANTAJCI ve HAYATIN GİZLİLİĞİ İLKESİ O kıblesini yitirmiş tetikçi (şantajcı) için belden aşağı iğrenç (süfli) yakıştırmalarla sizi tekrar söğüşlemek isteyecektir. Şantajcı yazdıklarının doğru olduğuna inandırabilmek için direnecektir, direnecektir, direnecektir… Fakat hukuk karşısına çıkınca iddianameler üst üstü zincirleme önüne gelince birde önceki kabadayılık dönemlerinden infazıda varsa o tetikçi (şantajcı) birden panikataklayacaktır Panik atak konumuna düşen şantajcı (tetikçi) kendi kıçını kurtarmak için üst üste satranç hamleleri yapacaktır. Ama sonuçsuz hamlelerle karşılaştığını görünce ve yalnız kalınca hemen B planını devreye sokacaktır. B planına göre kendini defalarca evlatlıktan ret etmek için dava üstüne dava açmak düşüncesiyle yargı yollarında gidip gelen ve kendisi gibi haksız kazanç ve tetikçi (şantaj ortağı) birisiyle çok sayıda kişilerle acil görüşmeler yapacak, yapmaya başlayacaktır. Şeribü’l-leyli vennehar (alkolik) tetikçiyi yargıdan ve daha sonra gideceği kodesten kurtarmak için devrededir. Değerli Küresel Akdeniz okurları, Her şeyden önce ok yaydan çıkmıştır. Son karar verilmiştir. Her kim suçlu ise cezasını çekecektir. Bu kişi her kim olursa olsun yaptıklarının cezasıyla yüzleşecektir. Yüce Türk adaletinin karşısında çıkacak ve sonuçlarına katlanacaktır. Hani yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de ‘’zerrece bir iyilik veya kötülük yapan (işleyen) mutlaka karşılığını görecektir’’ hükmü ilahisi karşısında dünyada hesabını verirken öbür alem(ahiret)deki hesap gününüde bekleyecektir. Hiç kimse kuduz köpekler gibi ağzından salyalar akıtarak havlamasın, ürmesin, dağlardaki aç kurtlar gibi ulumasın… Zira insan başıboş yaratılmamıştır. Her havlamanın, ulumanında kaydedildiği bir dünyada yaşadığımızın bilinciyle hareket etsin. Tetikçiliğin, şantajcılığın hiç kimseye kazanç getirmediğini bilen bir insan ve toplumsal barışın egemen olduğu bir Türkiye için hepimize büyük görev ve sorumluluklar düştüğünü unutmayalım. Maalesef yukarıda özelliklerini saydığımız vasıflara sahip kişi yada kişiler akrabanızsa ve sizi akrep gibi sokuyorlarsa söylenecek son söz şu olmalıdır: DÜŞMANIN DİKENİ BANA DOKUNMAZ DOSTUMUN GÜLÜ YARELER BENİ Mehmet Ali ÇELİK Küresel Akdeniz İmtiyaz Sahibi TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) Gn. Bşk. TGF (Türkiye Gazeteciler Federasyonu) Isparta İl Temsilcisi Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı üyesi