DELİ ve DEVLET İLE UĞRAŞAMAZSINIZ

Sayın okurlar, Devlet, ebed-i müddet olarak düşündüğümüz ve daima yanında olduğumuz “Allah, vatansız ve devletsiz bırakmasın” dediğimiz, bazen baba dediğimiz ve bizleri idare eden bir olgu ve güçtür. Kimileri, Devlet tanımında alacağına şahin, vereceğine ....... dır. Halbuki Devlet ne olursa olsun, hastanesiyle, postanesiyle, her türlü alt yapısıyla, pazarda ve seferde yanımızdadır. Yani devlet büyüktür ve güçlüdür. Devlet 10 lira alacağı için 100 lira masraf yapmaktan kaçınmaz. Devlet, ulusal direncin sembolü, varlığımızın teminatıdır.   Onun için Devlet ile uğraşamazsınız. DELİYE DE GELİNCE (Delidir, ne yapsa yeridir) Halen aklen malül (özürlü) çok sayıda vatandaşımız bulunmaktadır. Bazen köyde, bazen mahallede, bazen sokakta ve her şehirde… Bunlar, o alanın sembolleridir. Dikkatlerinizi çektiyse hakk vaki olup öldüklerinde, cenazeleri en kalabalık olanlar bunlardır. Onlara ne mutlu ki, ahiret suallerinden de aridirler. Son günlerde Isparta’nın cadde ve sokaklarında bağıran bir genç, bir siyasi partinin il başkanlığına gider, il başkanı ile karşılaşır. Genç; “Ben sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın resmini yakacağım” der. *Sayın il başkanı “Sen kimsin? Buraya niçin geldin” sorusuna; *Beni Mehmet Ali Çelik gönderdi. *Malum il başkanı da;” Seni de dikerim, Mehmet Ali Çelik’i de dikerim”diye tepki gösterir. Değerli dostlar, Dışarıdan baktığınızda sağlıklı görünen bireylerin kimileri deli ve kimileri de velii olduğunu bilemezsiniz. Sayın il başkanı, nasıl olur da halen hastanede psikiyatri servisinde yatan ve il emniyet müdürlüğü ekiplerince de bilinen bu şahıslardan biri olan bu kişiye nasıl sinkaflı cevap verebilir? Değerli okurlar, ÜSLUB-U LİSAN, AYNİ İLE İNSANDIR. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın, “insanı yaşat ki, devlet yaşasın” ifadesinde sadece sağlıklı insanları yaşatalım mı demiştir? Hayır… Bir il başkanı aklen malül birinin beyanı ile sağa sola niçin olumsuz telefonlar açmaktadır. Çok yazık… TİNGADER ve Küresel Akdeniz olarak bir meczubun beyanına güvenerek etkileşim içinde bulunan Sayın yetkililere de seslenmek istiyoruz; *Düşmez, kalkmaz bir Allah’tır. *Yarın kimin ne olacağı bilinmez ve belli olmaz. Ama yine de biz üslubumuzu bozmuyoruz. Senelerden beri hem Büyük Reis’in, hem de Şükrü Reis’in yanında yer aldık. Almaya da devam edeceğiz. *Üstelik bu şahıs, şehrin hamisi, Isparta’nın banisi ve Şehrü’l-Emin’i Sayın Şükrü Başdeğirmen tarafından Ispartaspor Kulüp Başkanına rica ederek Geri Dönüşüm Tesislerine yerleştirilmiştir.  Dolayısıyla bir il başkanı doğru dürüst bir inceleme yapmadan, ölçmeden, biçmeden ve tartmadan nasıl böyle bir tepki göstermiştir? Anlaşılır gibi değil… Sanırız, bu yük (oturduğu koltuk) sayın il başkanına ağır gelmiştir. Bizde diyoruz ki, Allah taşımayacağı bir yükü kimseye vermesin!... Hani derler ya, aceminin elinde inek ağaca çıkarmış, SONSÖZ O NEDENLE BU DELİYE UYUPTA DEVLETLE ARAMIZI AÇMAYA ÇALIŞMAYINIZ. NOT: Sayın il başkanı deli ile uğraşacağına aşağıdaki sorulara cevap vermek zorunda değil midir? 1-Sayın il başkanı, Sayın Cumhurbaşkanı seçimlerin zamanında (2028) yapılmasını açıklarken nasıl oluyor da erken seçimden bahsedebiliyor? 2-Ayrıca CHP il başkanı Hasan Karaca’nın hem il başkanı ve hem de Cumhurbaşkanını hedef alarak seçimlerin ne zaman yapılacağı hakkındaki sorusunun hala askıda kalması da cevap bekleyen sorular arasındadır. Mehmet Ali Çelik Küresel Akdeniz ve TİNGADER Türkiye Dergisi İmtiyaz Sahibi      TİNGADER (Tüm İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği) Gn.Bşk   e. Tarih Öğretmeni