deneme bonusu grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş onwin giriş deneme bonusu veren siteler 2023 giriş onwin grandpashabet grandpashabet

MİLLETİN ÇATISI ALTINDA İHANET: DEVLET AKLINA KURULAN TUZAK VE İYİ NİYETİN İSTİSMARI

Isparta 09.10.2025 - 12:04, Güncelleme: 09.10.2025 - 12:04
 

MİLLETİN ÇATISI ALTINDA İHANET: DEVLET AKLINA KURULAN TUZAK VE İYİ NİYETİN İSTİSMARI

Hazırlayan: Recep Yavuz Tarih: 09Ekim 2025

1. GİRİŞ: MİLLETİN MABEDİNDE ÇATLAK SESLER Türkiye Büyük Millet Meclisi, 3 Ekim 2025 günü tarihine kara bir sayfa olarak geçecek bir olaya sahne olmuştur. Terör örgütü PKK’nın siyasî uzantıları olarak bilinen bazı milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu ilkelerine, egemenliğine ve ulusal birliğine açıkça meydan okuyan sloganlar atmış; Meclis kürsüsünü, Türk milletinin iradesinin sembolü olmaktan çıkarıp dış mihrakların sesi hâline getirmeye yeltenmiştir. Bu olay, sadece bir meclis tartışması değil; emperyalizmin, dezenformasyonun ve siyasal manipülasyonun geldiği son evreyi gözler önüne sermektedir. Türk milletinin iyi niyeti, demokratik hoşgörüsü ve özgürlük anlayışı, maalesef devletin kalbinde bir vesayet savaşına dönüştürülmeye çalışılmaktadır. 2. TARİHSEL ARKA PLAN: EMPERYALİZMİN UZUN ELİ VE DEZENFORMASYONUN GÖLGESİ Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana, Batılı emperyal güçler, Anadolu’nun bağımsızlık iradesine karşı “kültürel, mezhepsel ve etnik fay hatlarını” sürekli kaşımıştır. 1920’lerde Sevr Antlaşması ile haritada parçalanmak istenen bu topraklar, bugün algı operasyonları ve dezenformasyon politikalarıyla zihinlerde bölünmeye çalışılmaktadır. 21. yüzyılda bilgi savaşları, tanklardan daha etkili hâle gelmiştir. Sosyal medya platformları, sahte haber ağları ve fonlanan “sivil toplum” kuruluşları aracılığıyla Z kuşağının zihnine yön verilmeye, devletine olan güveni zayıflatılmaya çalışılmaktadır. Dezenformasyon, sadece bir bilgi kirliliği değildir; bir milletin varlık bilincini hedef alan stratejik bir silahtır. Nitekim son yıllarda yapılan analizler, Türkiye’nin hedef alınan ilk beş ülke arasında yer aldığını göstermektedir[^1]. 3. 3 EKİM OLAYI: MECLİSTEKİ PROVOKASYONUN KRONOLOJİSİ Tarih: 3 Ekim 2025, Saat 14:10 Yer: Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu O gün oturum sırasında, bölücü terör örgütünü öven, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenlik güçlerini hedef alan sloganlar atılmış; “Bijî Serok Apo!”, “Kürdistan var olacak!” gibi sözlerle Meclis düzeni provoke edilmiştir. Olayın failleri, dağdan inen terörist değil, milletin oyuyla seçilmiş bazı milletvekilleridir. Bu durum, demokrasinin en kutsal çatısı altında bir “anti-demokratik sabotaj” anlamına gelmektedir. Devletin iyi niyeti, terör örgütü aparatı haline gelen yapılara alan açmakla istismar edilmiştir. 4. ANAYASAL DAYANAKLAR VE HUKUKİ SORUMLULUK Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın; Madde 6: “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.” Madde 14: “Temel hak ve hürriyetler, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı olarak kullanılamaz.” Madde 68/4: “Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı olamaz.” hükümleri, bu tür eylemleri anayasal suç kapsamına alır. Bu çerçevede, Meclis kürsüsünde devlet bütünlüğüne saldırmak, ifade özgürlüğü değil; anayasal düzene kast eylemidir. 5. EMPERYAL PLAN VE VESAYET SAVAŞI Bugün Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı tablo, tesadüf değildir. Soğuk Savaş’tan bu yana emperyal güçler, Türkiye’nin jeostratejik konumu nedeniyle her dönemde “kontrol altına alınması gereken ülke” kategorisinde tutmuştur. Bu amaçla, terör, medya ve siyaset üçgeni üzerinden uzun soluklu bir vesayet planı yürütülmektedir. Son olaylar, bu planın TBMM’ye kadar sirayet ettiğini göstermektedir. Bunlar, millet iradesine karşı açılmış yeni bir cephedir. 6. DEVLET AKLININ İYİ NİYETİ VE SUİSTİMALİ Türk devleti, tarih boyunca vatandaşına karşı merhametli olmuştur. Ancak bu merhamet, terörle mücadelede bir zafiyet alanına dönüştürülmeye çalışılmıştır. Devletin “rehabilitasyon” ve “demokratik katılım” politikaları, bazı çevrelerce meşruiyet kalkanı olarak kullanılmıştır. Bugün gelinen noktada, “iyi niyetin istismarı” kavramı, sadece bir toplumsal uyarı değil; devlet aklı için stratejik bir ders niteliğindedir. 7. MEDENİ DÜNYADAN ÖRNEKLER Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde, Parlamento çatısı altında ülke bütünlüğünü hedef alan sloganlar atılamaz, Devletine karşı silahlı örgütü öven ifadeler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmez. Fransa, Almanya ve İspanya gibi ülkelerde benzer davranışlar; “anayasal düzeni tehdit” kapsamında doğrudan yasaklanmıştır[^2]. Dolayısıyla Türkiye’nin gösterdiği hoşgörü, medeniyetin değil, faziletin bir göstergesidir. 8. MANİFESTO SONUCU: MİLLETİN VİCDANINA ÇAĞRI Bugün yaşananlar, bir milletin tarihî uyanış eşiğidir. Bu eylemler sadece Meclis’in değil, milletin vicdanında da mahkûm edilmiştir. Türk halkı, hiçbir yurttaşına düşman değildir. Ancak emperyalizmin piyonlarıyla aynı sofraya oturmak, bu ülkenin evlatlarına ihanettir. Bizim iyi niyetimiz, bir zafiyet değil, bir asalettir. Ama bu asalete ihanet edenlere artık müsaade edilmeyecektir. 9. SONUÇ VE ÖNERİLER 1. TBMM’de devletin bölünmez bütünlüğüne aykırı her davranış, derhal hukuki işleme tabi tutulmalıdır. 2. Siyasi partilerde ulusal güvenlik denetimi yeniden yapılandırılmalıdır. 3. Medya ve sosyal ağlarda dezenformasyon kaynaklı faaliyetler için stratejik iletişim merkezi kurulmalıdır. 4. Devletin iyi niyet politikaları, “merhamet değil, strateji” temelli revize edilmelidir. KAYNAKÇA: [^1]: T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Dezenformasyonla Mücadele Raporu 2024, Ankara. [^2]: European Parliament Research Service, Freedom of Expression and Limits in EU Law, 2023. [^3]: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 1982 (Güncel değişikliklerle). [^4]: TBMM Tutanakları, 3 Ekim 2025 tarihli oturum kayıtları. [^5]: Yavuz, Recep. Emperyalizm ve Dezenformasyonun Toplumsal Tahribatı Üzerine Notlar, Isparta, 2025.  Son söz: > “Türk devleti güçlüdür. Türk milleti sabırlıdır. Fakat hiçbir sabır, ihaneti mazur göstermez.” — Recep Yavuz
Hazırlayan: Recep Yavuz Tarih: 09Ekim 2025

1. GİRİŞ: MİLLETİN MABEDİNDE ÇATLAK SESLER

Türkiye Büyük Millet Meclisi, 3 Ekim 2025 günü tarihine kara bir sayfa olarak geçecek bir olaya sahne olmuştur.
Terör örgütü PKK’nın siyasî uzantıları olarak bilinen bazı milletvekilleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu ilkelerine, egemenliğine ve ulusal birliğine açıkça meydan okuyan sloganlar atmış; Meclis kürsüsünü, Türk milletinin iradesinin sembolü olmaktan çıkarıp dış mihrakların sesi hâline getirmeye yeltenmiştir.

Bu olay, sadece bir meclis tartışması değil; emperyalizmin, dezenformasyonun ve siyasal manipülasyonun geldiği son evreyi gözler önüne sermektedir.
Türk milletinin iyi niyeti, demokratik hoşgörüsü ve özgürlük anlayışı, maalesef devletin kalbinde bir vesayet savaşına dönüştürülmeye çalışılmaktadır.

2. TARİHSEL ARKA PLAN: EMPERYALİZMİN UZUN ELİ VE DEZENFORMASYONUN GÖLGESİ

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana, Batılı emperyal güçler, Anadolu’nun bağımsızlık iradesine karşı “kültürel, mezhepsel ve etnik fay hatlarını” sürekli kaşımıştır.
1920’lerde Sevr Antlaşması ile haritada parçalanmak istenen bu topraklar, bugün algı operasyonları ve dezenformasyon politikalarıyla zihinlerde bölünmeye çalışılmaktadır.

21. yüzyılda bilgi savaşları, tanklardan daha etkili hâle gelmiştir.
Sosyal medya platformları, sahte haber ağları ve fonlanan “sivil toplum” kuruluşları aracılığıyla Z kuşağının zihnine yön verilmeye, devletine olan güveni zayıflatılmaya çalışılmaktadır.

Dezenformasyon, sadece bir bilgi kirliliği değildir; bir milletin varlık bilincini hedef alan stratejik bir silahtır.
Nitekim son yıllarda yapılan analizler, Türkiye’nin hedef alınan ilk beş ülke arasında yer aldığını göstermektedir[^1].

3. 3 EKİM OLAYI: MECLİSTEKİ PROVOKASYONUN KRONOLOJİSİ

Tarih: 3 Ekim 2025, Saat 14:10
Yer: Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu

O gün oturum sırasında, bölücü terör örgütünü öven, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenlik güçlerini hedef alan sloganlar atılmış;
“Bijî Serok Apo!”, “Kürdistan var olacak!” gibi sözlerle Meclis düzeni provoke edilmiştir.

Olayın failleri, dağdan inen terörist değil, milletin oyuyla seçilmiş bazı milletvekilleridir.
Bu durum, demokrasinin en kutsal çatısı altında bir “anti-demokratik sabotaj” anlamına gelmektedir.
Devletin iyi niyeti, terör örgütü aparatı haline gelen yapılara alan açmakla istismar edilmiştir.

4. ANAYASAL DAYANAKLAR VE HUKUKİ SORUMLULUK

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın;

Madde 6: “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.”

Madde 14: “Temel hak ve hürriyetler, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı olarak kullanılamaz.”

Madde 68/4: “Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkenin bölünmez bütünlüğüne aykırı olamaz.”

hükümleri, bu tür eylemleri anayasal suç kapsamına alır.
Bu çerçevede, Meclis kürsüsünde devlet bütünlüğüne saldırmak, ifade özgürlüğü değil;
anayasal düzene kast eylemidir.

5. EMPERYAL PLAN VE VESAYET SAVAŞI

Bugün Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı tablo, tesadüf değildir.
Soğuk Savaş’tan bu yana emperyal güçler, Türkiye’nin jeostratejik konumu nedeniyle her dönemde “kontrol altına alınması gereken ülke” kategorisinde tutmuştur.
Bu amaçla, terör, medya ve siyaset üçgeni üzerinden uzun soluklu bir vesayet planı yürütülmektedir.

Son olaylar, bu planın TBMM’ye kadar sirayet ettiğini göstermektedir.
Bunlar, millet iradesine karşı açılmış yeni bir cephedir.

6. DEVLET AKLININ İYİ NİYETİ VE SUİSTİMALİ

Türk devleti, tarih boyunca vatandaşına karşı merhametli olmuştur.
Ancak bu merhamet, terörle mücadelede bir zafiyet alanına dönüştürülmeye çalışılmıştır.
Devletin “rehabilitasyon” ve “demokratik katılım” politikaları, bazı çevrelerce meşruiyet kalkanı olarak kullanılmıştır.

Bugün gelinen noktada, “iyi niyetin istismarı” kavramı, sadece bir toplumsal uyarı değil; devlet aklı için stratejik bir ders niteliğindedir.

7. MEDENİ DÜNYADAN ÖRNEKLER

Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde,

Parlamento çatısı altında ülke bütünlüğünü hedef alan sloganlar atılamaz,

Devletine karşı silahlı örgütü öven ifadeler ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmez.

Fransa, Almanya ve İspanya gibi ülkelerde benzer davranışlar; “anayasal düzeni tehdit” kapsamında doğrudan yasaklanmıştır[^2].
Dolayısıyla Türkiye’nin gösterdiği hoşgörü, medeniyetin değil, faziletin bir göstergesidir.

8. MANİFESTO SONUCU: MİLLETİN VİCDANINA ÇAĞRI

Bugün yaşananlar, bir milletin tarihî uyanış eşiğidir.
Bu eylemler sadece Meclis’in değil, milletin vicdanında da mahkûm edilmiştir.

Türk halkı, hiçbir yurttaşına düşman değildir.
Ancak emperyalizmin piyonlarıyla aynı sofraya oturmak, bu ülkenin evlatlarına ihanettir.

Bizim iyi niyetimiz, bir zafiyet değil, bir asalettir.
Ama bu asalete ihanet edenlere artık müsaade edilmeyecektir.

9. SONUÇ VE ÖNERİLER

1. TBMM’de devletin bölünmez bütünlüğüne aykırı her davranış, derhal hukuki işleme tabi tutulmalıdır.

2. Siyasi partilerde ulusal güvenlik denetimi yeniden yapılandırılmalıdır.

3. Medya ve sosyal ağlarda dezenformasyon kaynaklı faaliyetler için stratejik iletişim merkezi kurulmalıdır.

4. Devletin iyi niyet politikaları, “merhamet değil, strateji” temelli revize edilmelidir.

KAYNAKÇA:

[^1]: T.C. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Dezenformasyonla Mücadele Raporu 2024, Ankara.
[^2]: European Parliament Research Service, Freedom of Expression and Limits in EU Law, 2023.
[^3]: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, 1982 (Güncel değişikliklerle).
[^4]: TBMM Tutanakları, 3 Ekim 2025 tarihli oturum kayıtları.
[^5]: Yavuz, Recep. Emperyalizm ve Dezenformasyonun Toplumsal Tahribatı Üzerine Notlar, Isparta, 2025.

 Son söz:

> “Türk devleti güçlüdür. Türk milleti sabırlıdır.
Fakat hiçbir sabır, ihaneti mazur göstermez.”
— Recep Yavuz

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kureselakdeniz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.