deneme bonusu grandpashabet güncel adres betpark süperbetin giriş betebet bets10 Matadorbet vdcasino tipobet giriş onwin giriş deneme bonusu veren siteler 2023 giriş onwin grandpashabet grandpashabet

Yıl başından bu yana 105 terörist teslim oldu

Genel 20.12.2025 - 13:43, Güncelleme: 20.12.2025 - 13:43
 

Yıl başından bu yana 105 terörist teslim oldu

Milli Savunma Bakanlığı, terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış gözlemlendiğini belirterek, yıl başından bu yana 105 teröristin teslim olduğunu duyurdu.

Millî Savunma Bakanlığı (MSB), terörle mücadele başta olmak üzere sınır güvenliği, bölgesel gelişmeler ve savunma sanayisi projelerine ilişkin 2025 yılı değerlendirmesini paylaştı. Bakanlıkta düzenlenen yıllık değerlendirme toplantısında, terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış gözlemlendiği belirtilerek, yıl başından bu yana 105 teröristin teslim olduğu bildirildi. MSB tarafından basın mensuplarıyla paylaşılan 2025 Yıllık Değerlendirme Raporu'nda, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) yürüttüğü faaliyetler ve stratejik hedefler hakkında kapsamlı bilgiler verildi. "Terörsüz Türkiye Süreci ve Teslim Olan Teröristler" Toplantıda yapılan açıklamada, 2025 yılının terörle mücadelede tarihi bir yıl olduğu vurgulandı. "Terörsüz Türkiye" süreci kapsamında yürütülen çalışmaların kararlılıkla sürdüğü belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış olduğunu izliyoruz. Yıl başından bugüne kadar 105 PKK’lı, fesih kararından itibaren ise 69 PKK’lı terörist teslim olmuştur. Sınırlarımızda ve ötesinde arazi arama-tarama, mağara, sığınak, barınak ile mayın ve el yapımı patlayıcı tespit ve imha çalışmalarımız devam etmektedir." Açıklamada, PKK/YPG/SDG başta olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede farklı isimler altında faaliyet göstermesine müsaade edilmeyeceğinin altı çizildi. Irak ile "Terörsüz Bölge" Hedefi Irak ile ilişkilere de değinilen toplantıda, bölgenin terörden arındırılması konusunda Merkezi Irak Hükümeti ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile anlayış birliği sağlandığı aktarıldı. İki ülke arasındaki iş birliği ile "Terörsüz Bölge" hedefi kapsamında terör sorununun kalıcı olarak ortadan kaldırılmasının amaçlandığı belirtildi. "Süreci en başından itibaren çok yakından ve titizlikle takip ediyoruz" Suriye'de istikrar ve güvenliğin sağlanması ve terör örgütleriyle mücadele edilmesinin milli güvenlik için hayati önemde olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Uzun süren acıların ardından barış içinde yaşama ve uluslararası toplumla yeniden bütünleşme yolunda önemli bir eşiğe gelen Suriye ile yakın temas güçlü koordinasyon ve yapıcı bir iş birliği içerisindeyiz. İki ülke arasında imzalanan Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası çerçevesinde başta terörle mücadele olmak üzere Suriye ordusunun savunma kapasitesinin artırılması teşkilat yapısının geliştirilmesi modernizasyonu ve personel eğitimi gibi alanlarda katkılarımızı sürdürüyoruz." denildi. Suriye'de "Tek Devlet ve Tek Ordu" ilkesi çerçevesinde hazırlanan ve SDG ile Suriye yönetimi arasında 10 Mart tarihinde imzalanan mutabakatın, halihazırda sahada karşılığını bulamadığı ve somut adımlarla desteklenmediği kaydedildi. "Açıkça vurgulamak isteriz ki; entegrasyon süreci, belirsiz ve ucu açık ifadeler ile değil, net tarihli, bağlayıcı ve uygulanabilir bir yol haritası ile yürütülmek zorundadır. Bu bağlamda; SDG’nin terör unsurlarından ayrıştırılarak Suriye Ordusuna entegrasyonu, ayrılıkçı ve adem-i merkeziyetçi söylemi terk etmesi, merkezi otoriteye bağlanması, ayrıca sahada paralel güvenlik yapılarının kesinlikle ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu çerçevede Türkiye olarak, süreci en başından itibaren çok yakından ve titizlikle takip ediyoruz." "İsrail'in benimsediği yaklaşım istikrarsızlığı derinleştiriyor" Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Diğer yandan İsrail’in son dönemde benimsediği, şüpheci güvenlik anlayışına dayalı, Suriye Hükümeti aleyhine devlet dışı aktörleri kışkırtıcı ve orantısız güç kullanan yaklaşımı, bölgede zaten kırılgan olan dengeleri daha da zedelemekte ve istikrarsızlığı derinleştirmektedir. İsrail’in nefret dili kullanarak Türkiye’yi bölge için tehdit gösteren açıklamalarının aksine Türkiye, uluslararası hukuk çerçevesinde, istikrarın korunmasına ve terörle mücadele hedefine odaklanmıştır. Buna karşın, İsrail’in sürdürdüğü istikrarsızlaştırıcı askerî tutum ve oluşturmak istediği Suriye, Türkiye’nin de doğrudan millî güvenliğini etkileyen bir tehdit alanı oluşturmaktadır. İsrail, kendi güvenliğine ilişkin hassasiyetlerini Suriye’ye saldırarak, onu istikrarsızlaştırarak çözemeyeceğini idrak etmeli; Suriye’nin yeni yönetimiyle iş birliği temelinde, iyi komşuluk ve mütekabiliyet prensiplerine uygun olarak ilişki kurmalıdır." Sınır Güvenliği Verileri Sınır güvenliği kapsamında alınan tedbirlere ilişkin verilerin de paylaşıldığı toplantıda, 1 Ocak 2025’ten itibaren 65 bin 350 kişinin yasa dışı geçişinin engellendiği, 9 bin 694 düzensiz göçmen ile 182 teröristin yakalandığı kaydedildi. Ayrıca 1880 kilogram uyuşturucu madde de yakalanarak kolluk kuvvetlerine teslim edildi. 2026 NATO Zirvesi Ankara'da Yapılacak MSB açıklamasında, Türkiye'nin NATO içindeki rolüne dikkat çekilerek, 2026 yılı NATO Zirvesi’nin Ankara’da gerçekleştirileceği duyuruldu. Zirve kapsamında Savunma Sanayi Forumu ve Savunma Bakanları Toplantısı'nın da Türkiye'de düzenleneceği bildirildi. Ayrıca Türkiye'nin NATO askeri bütçesine katkıda sekizinci sıradan yedinci sıraya yükseldiği ve yüzde 5 savunma harcaması hedefine 2035 yılına kadar ulaşılmasının değerlendirildiği belirtildi. Savunma sanayisi ihracatları ve yeni projeler Savunma sanayisindeki gelişmelerin de ele alındığı toplantıda, yerli ve milli sistemlerin ihracat başarılarına vurgu yapıldı. İspanya ile Hürjet, Endonezya ile Millî Muharip Uçak (KAAN) anlaşmalarının yapıldığı, Açık Deniz Karakol Gemisi Akhisar’ın Romanya’ya satıldığı aktarıldı. Açıklamada, "Milli Uçak Gemimizin üretilmesi çalışmalarına, TF-2000 Hava Savunma Harbi Muhribi ile Milli Denizaltı’mızın (MİLDEN) ilk test bloğu inşalarına da başlanmıştır" bilgisi paylaşıldı. Bayraktar Kızılelma'nın Gökdoğan füzesi ile gerçekleştirdiği hava-hava hedef imhasının dünyada bir ilk olduğu hatırlatıldı. Gazze ve ukrayna'daki gelişmeler İsrail ve Filistin arasında Ekim ayında varılan ateşkese Türkiye'nin katkılarına değinilen açıklamada, kalıcı barış için garantörlük mekanizmalarının önemi vurgulandı. Karadeniz'de ise Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin titizlikle uygulandığı ve Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu'nun faaliyetlerini sürdürdüğü ifade edildi. Toplantı, dezenformasyonla mücadele uyarısı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin 2026 hedeflerine yönelik kararlılık mesajıyla sona erdi.
Milli Savunma Bakanlığı, terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış gözlemlendiğini belirterek, yıl başından bu yana 105 teröristin teslim olduğunu duyurdu.

Millî Savunma Bakanlığı (MSB), terörle mücadele başta olmak üzere sınır güvenliği, bölgesel gelişmeler ve savunma sanayisi projelerine ilişkin 2025 yılı değerlendirmesini paylaştı. Bakanlıkta düzenlenen yıllık değerlendirme toplantısında, terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış gözlemlendiği belirtilerek, yıl başından bu yana 105 teröristin teslim olduğu bildirildi.

MSB tarafından basın mensuplarıyla paylaşılan 2025 Yıllık Değerlendirme Raporu'nda, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) yürüttüğü faaliyetler ve stratejik hedefler hakkında kapsamlı bilgiler verildi.

"Terörsüz Türkiye Süreci ve Teslim Olan Teröristler"

Toplantıda yapılan açıklamada, 2025 yılının terörle mücadelede tarihi bir yıl olduğu vurgulandı. "Terörsüz Türkiye" süreci kapsamında yürütülen çalışmaların kararlılıkla sürdüğü belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış olduğunu izliyoruz. Yıl başından bugüne kadar 105 PKK’lı, fesih kararından itibaren ise 69 PKK’lı terörist teslim olmuştur. Sınırlarımızda ve ötesinde arazi arama-tarama, mağara, sığınak, barınak ile mayın ve el yapımı patlayıcı tespit ve imha çalışmalarımız devam etmektedir."

Açıklamada, PKK/YPG/SDG başta olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede farklı isimler altında faaliyet göstermesine müsaade edilmeyeceğinin altı çizildi.

Irak ile "Terörsüz Bölge" Hedefi

Irak ile ilişkilere de değinilen toplantıda, bölgenin terörden arındırılması konusunda Merkezi Irak Hükümeti ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile anlayış birliği sağlandığı aktarıldı. İki ülke arasındaki iş birliği ile "Terörsüz Bölge" hedefi kapsamında terör sorununun kalıcı olarak ortadan kaldırılmasının amaçlandığı belirtildi.

"Süreci en başından itibaren çok yakından ve titizlikle takip ediyoruz"

Suriye'de istikrar ve güvenliğin sağlanması ve terör örgütleriyle mücadele edilmesinin milli güvenlik için hayati önemde olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Uzun süren acıların ardından barış içinde yaşama ve uluslararası toplumla yeniden bütünleşme yolunda önemli bir eşiğe gelen Suriye ile yakın temas güçlü koordinasyon ve yapıcı bir iş birliği içerisindeyiz. İki ülke arasında imzalanan Ortak Eğitim ve Danışmanlık Mutabakat Muhtırası çerçevesinde başta terörle mücadele olmak üzere Suriye ordusunun savunma kapasitesinin artırılması teşkilat yapısının geliştirilmesi modernizasyonu ve personel eğitimi gibi alanlarda katkılarımızı sürdürüyoruz." denildi.

Suriye'de "Tek Devlet ve Tek Ordu" ilkesi çerçevesinde hazırlanan ve SDG ile Suriye yönetimi arasında 10 Mart tarihinde imzalanan mutabakatın, halihazırda sahada karşılığını bulamadığı ve somut adımlarla desteklenmediği kaydedildi.

"Açıkça vurgulamak isteriz ki; entegrasyon süreci, belirsiz ve ucu açık ifadeler ile değil, net tarihli, bağlayıcı ve uygulanabilir bir yol haritası ile yürütülmek zorundadır. Bu bağlamda; SDG’nin terör unsurlarından ayrıştırılarak Suriye Ordusuna entegrasyonu, ayrılıkçı ve adem-i merkeziyetçi söylemi terk etmesi, merkezi otoriteye bağlanması, ayrıca sahada paralel güvenlik yapılarının kesinlikle ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu çerçevede Türkiye olarak, süreci en başından itibaren çok yakından ve titizlikle takip ediyoruz."

"İsrail'in benimsediği yaklaşım istikrarsızlığı derinleştiriyor"

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Diğer yandan İsrail’in son dönemde benimsediği, şüpheci güvenlik anlayışına dayalı, Suriye Hükümeti aleyhine devlet dışı aktörleri kışkırtıcı ve orantısız güç kullanan yaklaşımı, bölgede zaten kırılgan olan dengeleri daha da zedelemekte ve istikrarsızlığı derinleştirmektedir.

İsrail’in nefret dili kullanarak Türkiye’yi bölge için tehdit gösteren açıklamalarının aksine Türkiye, uluslararası hukuk çerçevesinde, istikrarın korunmasına ve terörle mücadele hedefine odaklanmıştır. Buna karşın, İsrail’in sürdürdüğü istikrarsızlaştırıcı askerî tutum ve oluşturmak istediği Suriye, Türkiye’nin de doğrudan millî güvenliğini etkileyen bir tehdit alanı oluşturmaktadır.

İsrail, kendi güvenliğine ilişkin hassasiyetlerini Suriye’ye saldırarak, onu istikrarsızlaştırarak çözemeyeceğini idrak etmeli; Suriye’nin yeni yönetimiyle iş birliği temelinde, iyi komşuluk ve mütekabiliyet prensiplerine uygun olarak ilişki kurmalıdır."

Sınır Güvenliği Verileri

Sınır güvenliği kapsamında alınan tedbirlere ilişkin verilerin de paylaşıldığı toplantıda, 1 Ocak 2025’ten itibaren 65 bin 350 kişinin yasa dışı geçişinin engellendiği, 9 bin 694 düzensiz göçmen ile 182 teröristin yakalandığı kaydedildi.

Ayrıca 1880 kilogram uyuşturucu madde de yakalanarak kolluk kuvvetlerine teslim edildi.

2026 NATO Zirvesi Ankara'da Yapılacak

MSB açıklamasında, Türkiye'nin NATO içindeki rolüne dikkat çekilerek, 2026 yılı NATO Zirvesi’nin Ankara’da gerçekleştirileceği duyuruldu. Zirve kapsamında Savunma Sanayi Forumu ve Savunma Bakanları Toplantısı'nın da Türkiye'de düzenleneceği bildirildi.

Ayrıca Türkiye'nin NATO askeri bütçesine katkıda sekizinci sıradan yedinci sıraya yükseldiği ve yüzde 5 savunma harcaması hedefine 2035 yılına kadar ulaşılmasının değerlendirildiği belirtildi.

Savunma sanayisi ihracatları ve yeni projeler

Savunma sanayisindeki gelişmelerin de ele alındığı toplantıda, yerli ve milli sistemlerin ihracat başarılarına vurgu yapıldı. İspanya ile Hürjet, Endonezya ile Millî Muharip Uçak (KAAN) anlaşmalarının yapıldığı, Açık Deniz Karakol Gemisi Akhisar’ın Romanya’ya satıldığı aktarıldı.

Açıklamada, "Milli Uçak Gemimizin üretilmesi çalışmalarına, TF-2000 Hava Savunma Harbi Muhribi ile Milli Denizaltı’mızın (MİLDEN) ilk test bloğu inşalarına da başlanmıştır" bilgisi paylaşıldı. Bayraktar Kızılelma'nın Gökdoğan füzesi ile gerçekleştirdiği hava-hava hedef imhasının dünyada bir ilk olduğu hatırlatıldı.

Gazze ve ukrayna'daki gelişmeler

İsrail ve Filistin arasında Ekim ayında varılan ateşkese Türkiye'nin katkılarına değinilen açıklamada, kalıcı barış için garantörlük mekanizmalarının önemi vurgulandı. Karadeniz'de ise Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin titizlikle uygulandığı ve Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu'nun faaliyetlerini sürdürdüğü ifade edildi.

Toplantı, dezenformasyonla mücadele uyarısı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin 2026 hedeflerine yönelik kararlılık mesajıyla sona erdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve kureselakdeniz.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.